xokulx
Bilge Üye
- Katılım
- 30 Kas 2017
- Mesajlar
- 211
- Tepkime puanı
- 0
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, meslek kanunuyla ilgili merak edilenleri açıkladı. Bakan Özer:
“Sosyal medyada yazdan itibaren bir problem başladı. ‘Hepimiz uzman öğretmeniz, itibarımıza dokunmayın’ dediler. Sanki sınavla öğretmenin yeterliliğini ölçüyormuşuz gibi bir manipülasyon ortaya çıktı. Kimin haddine ki öğretmenin yeterliliğini ölçmek? Bu isteğe bağlı bir kariyer sistemi. Zorunlu değil.
İsteyen öğretmenimiz eğer başvurursa, bu süreçleri tamamlarsa; uzman öğretmen ya da başöğretmen olabilir. İstemiyorsa, öğretmen olarak hiçbir hak kaybı olmadan çalışmasına devam edebilir.
Bakan Özer’in sözlerine öğretmenler ne diyecek? Meslek kanunu başarılı şekilde uygulanabilecek mi? Uzman öğretmenlik sınavına günler kala Özer’in açıklamalarının devamı ve sendikalarla beraber hareket eden öğretmenlerin eylem günleri ücret alıp almayacakları konusunda Özer’in söyledikleri haberimizin devamında…
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 2022-2023 Eğitim ve Öğretim Yılı Değerlendirme Toplantısı’nda öğretmenler ve idareciler ile bir araya geldi. Öğretmenlerin meslek kanunu değişikliğinin ardından yaşadığı süreci anlatan Bakan Özer, şunları söyledi:
“Sosyal medyada yazdan itibaren bir problem başladı. ‘Hepimiz uzman öğretmeniz, itibarımıza dokunmayın’ dediler. Sanki sınavla öğretmenin yeterliliğini ölçüyormuşuz gibi bir manipülasyon ortaya çıktı. Kimin haddine ki öğretmenin yeterliliğini ölçmek? Bu isteğe bağlı bir kariyer sistemi. Zorunlu değil.
* İsteyen öğretmenimiz eğer başvurursa, bu süreçleri tamamlarsa; uzman öğretmen ya da başöğretmen olabilir. İstemiyorsa, öğretmen olarak hiçbir hak kaybı olmadan çalışmasına devam edebilir.
* Hatta siyasi parti liderleri boykot çağrısı yaptı. Sanki bizden fazla öğretmenleri düşünüyormuş gibi. Öğretmenlerimiz herkese dersini verdi. Şartları sağlayan öğretmenlerimizin yüzde 95’i, bu eğitimlere başvurdu.
* Eğitimlere başvuran öğretmenlerin yüzde 99’u eğitimlerini tamamladı, eğitimlerini tamamlayan öğretmenlerin de yüzde 98’i sınava başvurdu. Tüm öğretmenlerimize en içten şükranlarımızı sunuyorum.”
“EYLEME KATILAN ÖĞRETMENLERİMİZİN DERS ÜCRETLERİ KESİLECEK”
Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun, bazı sendikalarca yetersiz bulunup, 1 Kasım’da eylem çağrısı yapılması konusuna değinen Özer, şu ifadeleri kullandı:
* “Son zamanlarda eylemler, kısmi eylemler, tam gün eylemler çağrılarını duyuyoruz. Şuna emin olun; sizi bizden daha fazla seven kimse olamaz. Sizin derdinizle dermanlanan, sizin koşullarınızın iyileştirilmesi için gece-gündüz demeden çırpınan hiç kimseyi bulamazsınız. Bugünler geçecek geriye nerede tavır alındığı kalacak. Yarın ve ondan sonraki günlerdeki eylemlerde öğrencilerimizin mağdur olmaması için elimizden gelen her türlü önlemi alacağız.
* Bizim için aslolan şey, dersin hiçbir kesintiye uğratılmamasıdır. O eyleme katılan öğretmenlerimizin ders ücretleri kesilecektir. Eğer öğretmen, velilerle temas kurup, öğrencinin okula gelmesini engelliyorsa da yasal işlem başlatılacaktır. Bunu herkes böyle bilsin. Öğretmenlik Meslek Kanunu’na göre, inşa edilen bir sistem var ve bu sistem zorunlu değildir. Zorunlu olmayan bir şeyin eylemi olmaz. Rasyonel değildir; istemiyorsan, girmezsin.
* Matematikle, bilimle uğraşıyorsunuz. Bir şey isteğe bağlı değilse zorunluysa; istenmediği zaman eylem yapılır. Fakat isteğe bağlıysa eylem yapılmaz. İstemiyor musun kardeşim? O zaman başvurma, o zaman sınava girme. Bırak da yararlanmak isteyenler, bu imkandan yararlansın. Onun üzerine bir manipülasyon, bir spekülasyon yapmaya hakkın yok.
* Her konuşmamızda ifade ettik, Öğretmenlik Meslek Kanunu bu haliyle sadece bir başlangıçtır. Her kanun çıktığı zaman yeni ilavelerle, yeni haklarla her zaman güncellenecektir. Çok daha iyi noktalara getirilecektir.”
“10 YIL BEKLEME ŞARTINI 5 YILA DÜŞÜRECEĞİZ”
Öğretmenlerin şikayetleri ve taleplerine de yakından kulak verdiklerini söyleyen Özer, şunları söyledi:
* “Sınavlar bitip süreçler tamamlandıktan sonra 2-3 tane iyileştirme yapacağız. Bir tanesi kıdemli öğretmenlerimizle ilgili. Yılı tam net değil; bu yıla sahip olan öğretmenlerimiz uzman öğretmen olduktan sonra 10 yıl daha başöğretmenlik için beklemesinler diyerek o şartı kaldıracağız.
* İkincisi eğer eğitim alanında veya atandığı alanda yüksek tezli lisans yapmışsa; uzman öğretmenlik için 10 yıl bekleme şartını 5 yıla düşüreceğiz. Eğitim alanında ya da atandığı alanda doktora yapmışsa, doğrudan başöğretmenliğe başvurma hakkı getireceğiz. Sahaya sürekli kulak verip, sürekli birlikte kararlar alıp, süreçleri iyileştirmeye çalışıyoruz. Kimse gölge etmesin, başka ihsan istemiyoruz.”
“Sosyal medyada yazdan itibaren bir problem başladı. ‘Hepimiz uzman öğretmeniz, itibarımıza dokunmayın’ dediler. Sanki sınavla öğretmenin yeterliliğini ölçüyormuşuz gibi bir manipülasyon ortaya çıktı. Kimin haddine ki öğretmenin yeterliliğini ölçmek? Bu isteğe bağlı bir kariyer sistemi. Zorunlu değil.
İsteyen öğretmenimiz eğer başvurursa, bu süreçleri tamamlarsa; uzman öğretmen ya da başöğretmen olabilir. İstemiyorsa, öğretmen olarak hiçbir hak kaybı olmadan çalışmasına devam edebilir.
Bakan Özer’in sözlerine öğretmenler ne diyecek? Meslek kanunu başarılı şekilde uygulanabilecek mi? Uzman öğretmenlik sınavına günler kala Özer’in açıklamalarının devamı ve sendikalarla beraber hareket eden öğretmenlerin eylem günleri ücret alıp almayacakları konusunda Özer’in söyledikleri haberimizin devamında…
Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, 2022-2023 Eğitim ve Öğretim Yılı Değerlendirme Toplantısı’nda öğretmenler ve idareciler ile bir araya geldi. Öğretmenlerin meslek kanunu değişikliğinin ardından yaşadığı süreci anlatan Bakan Özer, şunları söyledi:
“Sosyal medyada yazdan itibaren bir problem başladı. ‘Hepimiz uzman öğretmeniz, itibarımıza dokunmayın’ dediler. Sanki sınavla öğretmenin yeterliliğini ölçüyormuşuz gibi bir manipülasyon ortaya çıktı. Kimin haddine ki öğretmenin yeterliliğini ölçmek? Bu isteğe bağlı bir kariyer sistemi. Zorunlu değil.
* İsteyen öğretmenimiz eğer başvurursa, bu süreçleri tamamlarsa; uzman öğretmen ya da başöğretmen olabilir. İstemiyorsa, öğretmen olarak hiçbir hak kaybı olmadan çalışmasına devam edebilir.
* Hatta siyasi parti liderleri boykot çağrısı yaptı. Sanki bizden fazla öğretmenleri düşünüyormuş gibi. Öğretmenlerimiz herkese dersini verdi. Şartları sağlayan öğretmenlerimizin yüzde 95’i, bu eğitimlere başvurdu.
* Eğitimlere başvuran öğretmenlerin yüzde 99’u eğitimlerini tamamladı, eğitimlerini tamamlayan öğretmenlerin de yüzde 98’i sınava başvurdu. Tüm öğretmenlerimize en içten şükranlarımızı sunuyorum.”
“EYLEME KATILAN ÖĞRETMENLERİMİZİN DERS ÜCRETLERİ KESİLECEK”
Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun, bazı sendikalarca yetersiz bulunup, 1 Kasım’da eylem çağrısı yapılması konusuna değinen Özer, şu ifadeleri kullandı:
* “Son zamanlarda eylemler, kısmi eylemler, tam gün eylemler çağrılarını duyuyoruz. Şuna emin olun; sizi bizden daha fazla seven kimse olamaz. Sizin derdinizle dermanlanan, sizin koşullarınızın iyileştirilmesi için gece-gündüz demeden çırpınan hiç kimseyi bulamazsınız. Bugünler geçecek geriye nerede tavır alındığı kalacak. Yarın ve ondan sonraki günlerdeki eylemlerde öğrencilerimizin mağdur olmaması için elimizden gelen her türlü önlemi alacağız.
* Bizim için aslolan şey, dersin hiçbir kesintiye uğratılmamasıdır. O eyleme katılan öğretmenlerimizin ders ücretleri kesilecektir. Eğer öğretmen, velilerle temas kurup, öğrencinin okula gelmesini engelliyorsa da yasal işlem başlatılacaktır. Bunu herkes böyle bilsin. Öğretmenlik Meslek Kanunu’na göre, inşa edilen bir sistem var ve bu sistem zorunlu değildir. Zorunlu olmayan bir şeyin eylemi olmaz. Rasyonel değildir; istemiyorsan, girmezsin.
* Matematikle, bilimle uğraşıyorsunuz. Bir şey isteğe bağlı değilse zorunluysa; istenmediği zaman eylem yapılır. Fakat isteğe bağlıysa eylem yapılmaz. İstemiyor musun kardeşim? O zaman başvurma, o zaman sınava girme. Bırak da yararlanmak isteyenler, bu imkandan yararlansın. Onun üzerine bir manipülasyon, bir spekülasyon yapmaya hakkın yok.
* Her konuşmamızda ifade ettik, Öğretmenlik Meslek Kanunu bu haliyle sadece bir başlangıçtır. Her kanun çıktığı zaman yeni ilavelerle, yeni haklarla her zaman güncellenecektir. Çok daha iyi noktalara getirilecektir.”
“10 YIL BEKLEME ŞARTINI 5 YILA DÜŞÜRECEĞİZ”
Öğretmenlerin şikayetleri ve taleplerine de yakından kulak verdiklerini söyleyen Özer, şunları söyledi:
* “Sınavlar bitip süreçler tamamlandıktan sonra 2-3 tane iyileştirme yapacağız. Bir tanesi kıdemli öğretmenlerimizle ilgili. Yılı tam net değil; bu yıla sahip olan öğretmenlerimiz uzman öğretmen olduktan sonra 10 yıl daha başöğretmenlik için beklemesinler diyerek o şartı kaldıracağız.
* İkincisi eğer eğitim alanında veya atandığı alanda yüksek tezli lisans yapmışsa; uzman öğretmenlik için 10 yıl bekleme şartını 5 yıla düşüreceğiz. Eğitim alanında ya da atandığı alanda doktora yapmışsa, doğrudan başöğretmenliğe başvurma hakkı getireceğiz. Sahaya sürekli kulak verip, sürekli birlikte kararlar alıp, süreçleri iyileştirmeye çalışıyoruz. Kimse gölge etmesin, başka ihsan istemiyoruz.”