C
cendere
Ziyaretçi
Derin Devlet
türkiye Bir Yandan Ergenekon'u, Bir Yandan “derin Devlet”i Konuşuyor.
“ergenekon Var Mı?” Dan “derin Devlet Var Mı?” Ya Kadar Uzanıyoruz.
“acaba Encümen-i Daniş Derin Devlet Mi?” Sorusu Yeni Devreye Girdi.
encümen-i Daniş, Malum, Emekli Genel Kurmay Başkanları, Diplomatlar, Siyasetçiler Medya Mensuplarının 15 Günde Bir Bir Araya Geldiği Ve Kendi İfadeleriyle Memleket Meselelerini Konuştukları Bir Yapılanma...
rivayete Göre, Zaman Zaman Cumhurbaşkanlarına Ve Başbakanlara Görüşlerini İhtiva Eden Metinler Gönderiyorlar.
yine Rivayete Göre, 28 Şubat Öncesinde De, Tarihi Milli Güvenlik Kurulu'nda Alınan Kararlara Çok Yakın İfadeler Taşıyan “irtica Uyarısı” Niteliğinde Bir Mektup Göndermişler.
encümen-i Daniş Bünyesinde Yer Alanlardan Emekli Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu “derin Devlet Diye Bir Şey Yok” Diyor. Kendi Yaptıkları İşi De Masumane Bir Düşünce Alışverişi Şeklinde Tanımlıyor.
buna Mukabil, Bir Dönem Bu Kurula Başkanlık Eden Eski Meclis Başkanlarından Necmeddin Karaduman “derin Devlet Var, Olması Da Lazım” Diye Çıkıyor Ortaya...
kurulun Toplantılarına Katılan Eski Dışişleri Bakanlarından İlter Türkmen İse “derin Devlet Olsak Emekli Olur Muyduk?” Diyerek Tartışmaya Espri İle Katılıyor.
eski İçişleri Bakanlarından Hasan Fehmi Güneş İse “derin Devlet” Diye Bir Şeyin Varlığından Emin.
hasan Fehmi Güneş'e Göre Bazan Bakanlar, Başbakanlar Bile Devlet Bünyesinde Neyin Döndüğünden Haberdar Olmayabiliyor.
kendisi Bakan Olduğu Dönemlerde De Böyle Çarpık Hadiselerle Yüzyüze Geldiğini Anlatıyor.
buna Benzer Sözleri, Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz Da Söylemiş, “ben Bile Susurluk'un Yüzde 20'sini Ancak Biliyorum” Demişti.
hasan Fehmi Güneş Balçiçek Pamir'le Yaptığı Mülakatta Özetle Diyor Ki:
“bir Başbakan, Yönettiği Memlekette Neyin Olup Bittiğini Bilmek Zorundadır. Bilmediği Bir Şey Varsa, Onun Sorumluluğuna Katılmamak İçin Ona El Koymak Zorundadır.”
türkiye'de, Belli Ki Başbakanların Bildiği Ve Bilmediği Pek Çok Şey Olmuş.
bir Dönem, Başbakanlar “elimizde Liste Var” Demiş, Bazı Yargısız İnfazlara Kapı Aralamış, Peşinden, Sapanca Civarında Pkk'yı Desteklediği Öne Sürülen İşadamlarının Cesetleri Bulunmuştu.
başka Daha Pek Çok Yargısız İnfazdan Söz Ediliyor.
bunlar, Vaktiyle, Bizzat Başbakan Mesut Yılmaz'ın Kutlu Savaş'a Hazırlattığı Susurluk Raporuna Girmiş.
hatta Yer Altında Derin Devletler Arasında Ucu Ölümlere Varan Çatışmalar Olduğu Öne Sürülüyor.
özel Harekat Teşkilatı Ne Yaptı, Jitem Ne Yaptı, Mit Ne Yaptı?
bütün Bunlar, Devletin Seçimle Gelmiş Meşru Kadrolarının, Cumhurbaşkanlarının, Başbakanların, İçişleri Ve Milli Savunma Bakanlarının, Hatta Genelkurmay Başkanlarının Bilgisi Dahilinde Mi Oldu?
bu İşlerde Görev Verilmiş Veya Kendi Kendini Görevlendirmiş Olanlar Daha Sonra Nereye Gittiler, Ne Yaptılar Ve Şimdi Neredeler, Ne Yapıyorlar?
ben De Doğrusu, Encümen-i Daniş Yapılanmasında Yer Alanların, Türkiye'de Olan Biten Her Şeyi Yönlendirecek Bir Niteliğinin Bulunmadığını Düşünenlerdenim.
ama Türkiye, Boynuzların Kulağı Çok Kolaylıkla Geçebildiği Bir Ülke Haline Gelmiş.
encümen-i Daniş, Ürettiği Bir Fikirle Hadiselere Yön Vermek İstemiş Olsa Bile, Militan Oluşumların Olayların Akışına Kendi Damgalarını Kolaylıkla Vurduğu Süreçler Gelişmiş.
encümen-i Daniş'le Hiç Alakası Olmayan İllegal Yapılanmalar Oluşmuş.
terörle Mücadele Ortamında İpin Ucu Bir Hayli Kaçmış.
şimdi, Kuyalardan, Bir Takım Yerlerden Toplu Cesetler Çıkmasından Endişe Ediliyor.
bununla İlgili Bir Dava Devam Ediyor.
yani Neresinden Baksanız, Karanlık Bir Dünya Var Ki, Görünen Devletin Tüm Bunları Ayan Beyan Ortaya Çıkarması Gerekiyor.
derinlerde Bir Şey Olacaksa, Onun Da Sorumluğunu Taşıyacak, Hesabını Verecek, Görünürde Bir Takım Sorumlular Olmalı.
demokratik Bir Hukuk Devleti İsek, Dünün Karanlık Olayları İçin, Dünün Başbakanları, Bakanları, Askeri Yetkilileri De Savunma Yapabilmeli, Bugünün Başbakanları, Bakanları, Askeri Yetkilileri De, Yarın Hesabını Verebilecekleri Bir Yönetim Konusunda Hassasiyet Göstermelidirler.
onun İçin Ergenekon Davasının Dalga Dalga Genişlemesinden Asla Rahatsız Olmamak Gerekir.
hele Meşru Zeminde Siyaset Yapanların, Garip Bir Savunma Hattı Oluşturmalarını Anlamak Mümkün Değildir.
danıştay Davası Ergenekon'la Bağlantılandı, Savcılar Şimdi Susurluk Dosyasını İstedi.
susurluk'la Birlikte, Kutlu Savaş'ın Raporunun Ele Alınacağı Kuşkusuz.
susurlukla Birlikte Belki Dönemin Başbakanları, İçişleri – Savunma Bakanları, Belki Genelkurmay Başkanlarının Görüşlerine Başvurulacak.
belki Ardından Başka Cinayetler Gündeme Gelecek.
bu Süreçte Belki İstihbarat Birimlerinin Ne Yaptığı Ya Da Yapmadığı Sorgulanacak.
aslında Hadise, Devletin Tüm Alanlarının Denetlenebilir Hale Gelmesi Ve Sorumsuz Odakların Devlet Adına İnisiyatif Kullanmasının Önlenmesi Hadisesidir.
bu Noktada Beklenen, İktidarın, Muhalefetin, Yasama, Yargı Ve Yürütmenin, Sivil Ya Da Askeri Cenahların El Birliği Yapmasıdır.
bunu Göre Şu An Türkiye İçin En Hayati Mesele Budur. Ergenekon Davasının Sağlıklı Yürümesi De Bu Açıdan Son Derece Hayatidir.
ahmet Taşgetiren
türkiye Bir Yandan Ergenekon'u, Bir Yandan “derin Devlet”i Konuşuyor.
“ergenekon Var Mı?” Dan “derin Devlet Var Mı?” Ya Kadar Uzanıyoruz.
“acaba Encümen-i Daniş Derin Devlet Mi?” Sorusu Yeni Devreye Girdi.
encümen-i Daniş, Malum, Emekli Genel Kurmay Başkanları, Diplomatlar, Siyasetçiler Medya Mensuplarının 15 Günde Bir Bir Araya Geldiği Ve Kendi İfadeleriyle Memleket Meselelerini Konuştukları Bir Yapılanma...
rivayete Göre, Zaman Zaman Cumhurbaşkanlarına Ve Başbakanlara Görüşlerini İhtiva Eden Metinler Gönderiyorlar.
yine Rivayete Göre, 28 Şubat Öncesinde De, Tarihi Milli Güvenlik Kurulu'nda Alınan Kararlara Çok Yakın İfadeler Taşıyan “irtica Uyarısı” Niteliğinde Bir Mektup Göndermişler.
encümen-i Daniş Bünyesinde Yer Alanlardan Emekli Genelkurmay Başkanı Hüseyin Kıvrıkoğlu “derin Devlet Diye Bir Şey Yok” Diyor. Kendi Yaptıkları İşi De Masumane Bir Düşünce Alışverişi Şeklinde Tanımlıyor.
buna Mukabil, Bir Dönem Bu Kurula Başkanlık Eden Eski Meclis Başkanlarından Necmeddin Karaduman “derin Devlet Var, Olması Da Lazım” Diye Çıkıyor Ortaya...
kurulun Toplantılarına Katılan Eski Dışişleri Bakanlarından İlter Türkmen İse “derin Devlet Olsak Emekli Olur Muyduk?” Diyerek Tartışmaya Espri İle Katılıyor.
eski İçişleri Bakanlarından Hasan Fehmi Güneş İse “derin Devlet” Diye Bir Şeyin Varlığından Emin.
hasan Fehmi Güneş'e Göre Bazan Bakanlar, Başbakanlar Bile Devlet Bünyesinde Neyin Döndüğünden Haberdar Olmayabiliyor.
kendisi Bakan Olduğu Dönemlerde De Böyle Çarpık Hadiselerle Yüzyüze Geldiğini Anlatıyor.
buna Benzer Sözleri, Eski Başbakanlardan Mesut Yılmaz Da Söylemiş, “ben Bile Susurluk'un Yüzde 20'sini Ancak Biliyorum” Demişti.
hasan Fehmi Güneş Balçiçek Pamir'le Yaptığı Mülakatta Özetle Diyor Ki:
“bir Başbakan, Yönettiği Memlekette Neyin Olup Bittiğini Bilmek Zorundadır. Bilmediği Bir Şey Varsa, Onun Sorumluluğuna Katılmamak İçin Ona El Koymak Zorundadır.”
türkiye'de, Belli Ki Başbakanların Bildiği Ve Bilmediği Pek Çok Şey Olmuş.
bir Dönem, Başbakanlar “elimizde Liste Var” Demiş, Bazı Yargısız İnfazlara Kapı Aralamış, Peşinden, Sapanca Civarında Pkk'yı Desteklediği Öne Sürülen İşadamlarının Cesetleri Bulunmuştu.
başka Daha Pek Çok Yargısız İnfazdan Söz Ediliyor.
bunlar, Vaktiyle, Bizzat Başbakan Mesut Yılmaz'ın Kutlu Savaş'a Hazırlattığı Susurluk Raporuna Girmiş.
hatta Yer Altında Derin Devletler Arasında Ucu Ölümlere Varan Çatışmalar Olduğu Öne Sürülüyor.
özel Harekat Teşkilatı Ne Yaptı, Jitem Ne Yaptı, Mit Ne Yaptı?
bütün Bunlar, Devletin Seçimle Gelmiş Meşru Kadrolarının, Cumhurbaşkanlarının, Başbakanların, İçişleri Ve Milli Savunma Bakanlarının, Hatta Genelkurmay Başkanlarının Bilgisi Dahilinde Mi Oldu?
bu İşlerde Görev Verilmiş Veya Kendi Kendini Görevlendirmiş Olanlar Daha Sonra Nereye Gittiler, Ne Yaptılar Ve Şimdi Neredeler, Ne Yapıyorlar?
ben De Doğrusu, Encümen-i Daniş Yapılanmasında Yer Alanların, Türkiye'de Olan Biten Her Şeyi Yönlendirecek Bir Niteliğinin Bulunmadığını Düşünenlerdenim.
ama Türkiye, Boynuzların Kulağı Çok Kolaylıkla Geçebildiği Bir Ülke Haline Gelmiş.
encümen-i Daniş, Ürettiği Bir Fikirle Hadiselere Yön Vermek İstemiş Olsa Bile, Militan Oluşumların Olayların Akışına Kendi Damgalarını Kolaylıkla Vurduğu Süreçler Gelişmiş.
encümen-i Daniş'le Hiç Alakası Olmayan İllegal Yapılanmalar Oluşmuş.
terörle Mücadele Ortamında İpin Ucu Bir Hayli Kaçmış.
şimdi, Kuyalardan, Bir Takım Yerlerden Toplu Cesetler Çıkmasından Endişe Ediliyor.
bununla İlgili Bir Dava Devam Ediyor.
yani Neresinden Baksanız, Karanlık Bir Dünya Var Ki, Görünen Devletin Tüm Bunları Ayan Beyan Ortaya Çıkarması Gerekiyor.
derinlerde Bir Şey Olacaksa, Onun Da Sorumluğunu Taşıyacak, Hesabını Verecek, Görünürde Bir Takım Sorumlular Olmalı.
demokratik Bir Hukuk Devleti İsek, Dünün Karanlık Olayları İçin, Dünün Başbakanları, Bakanları, Askeri Yetkilileri De Savunma Yapabilmeli, Bugünün Başbakanları, Bakanları, Askeri Yetkilileri De, Yarın Hesabını Verebilecekleri Bir Yönetim Konusunda Hassasiyet Göstermelidirler.
onun İçin Ergenekon Davasının Dalga Dalga Genişlemesinden Asla Rahatsız Olmamak Gerekir.
hele Meşru Zeminde Siyaset Yapanların, Garip Bir Savunma Hattı Oluşturmalarını Anlamak Mümkün Değildir.
danıştay Davası Ergenekon'la Bağlantılandı, Savcılar Şimdi Susurluk Dosyasını İstedi.
susurluk'la Birlikte, Kutlu Savaş'ın Raporunun Ele Alınacağı Kuşkusuz.
susurlukla Birlikte Belki Dönemin Başbakanları, İçişleri – Savunma Bakanları, Belki Genelkurmay Başkanlarının Görüşlerine Başvurulacak.
belki Ardından Başka Cinayetler Gündeme Gelecek.
bu Süreçte Belki İstihbarat Birimlerinin Ne Yaptığı Ya Da Yapmadığı Sorgulanacak.
aslında Hadise, Devletin Tüm Alanlarının Denetlenebilir Hale Gelmesi Ve Sorumsuz Odakların Devlet Adına İnisiyatif Kullanmasının Önlenmesi Hadisesidir.
bu Noktada Beklenen, İktidarın, Muhalefetin, Yasama, Yargı Ve Yürütmenin, Sivil Ya Da Askeri Cenahların El Birliği Yapmasıdır.
bunu Göre Şu An Türkiye İçin En Hayati Mesele Budur. Ergenekon Davasının Sağlıklı Yürümesi De Bu Açıdan Son Derece Hayatidir.
ahmet Taşgetiren