Gençliğin Sorunlarina Vahiyden Çözümler

  • Konbuyu başlatan cendere
  • Başlangıç tarihi
C

cendere

Ziyaretçi
Gençliğin Sorunlarına Vahiyden Çözümler

1-) Gayesizlik Sorunu: İman Etmek Ciddi Bir İddiadır. Gayeden Amacımız,
iman İddiamızı İspatlama Sorumluluğudur. Bugün Müslüman Dendiği Halde,
gayesiz, Dertsiz, Amaçsız Ve Sancısız Kitlelerle Karşı Karşıyayız…

allah İnsanı Yaratılmışların En Şereflisi Seçmişken, Ekrem Sahibi, İzzet
sahibi Seçmişken Bizler “esfel”e Doğru Gidiyoruz
maalesef… Gayesi Yitirilmiş Nesiller Yetişiyor Ve Gaye Kaybedilince
de Pusulamız Olan Kuran Da Elden Kayıyor…

2-) Kıblesizlik Sorunu: Yönsüzlük Sorunu Diyebiliriz. Günde Kırk Defa
allah’la Olan Ahdimiz Var. Günde Kırk Defa Allah’a Bizi
“sıratim Mustakim”den Ayırma Diye Dua Ediyoruz.

nesillerimizi Tehdit Eden İki Önemli Sorun Var. Birinci Sorun Çok Kıbleli
hayat Anlayışı, İkinci Sorun İse Kıblesiz Hayat Anlayışı. Parayı
kıbleleştirenler, Malı-mülkü Kıbleleştirenler, Şehveti Kıbleleştirenler,
hatta Meşin Yuvarlağı Kıbleleştirenler Var Aramızda… Ekranları
kıbleleştirdiğimizin Farkında Değiliz. Farkında Değil Gençlerin Çoğu
kıblesiz Oluşundan Veya Çok Kıbleli Oluşundan…

dünyada İnsana İlk Olarak Kıble Aşısı Yapılmalı… İstikametimiz,
yönümüz Belirsizleşmemeli. Zihnimizde Bulanıklılık Olunca, Kıblemiz De
kayıyor.

hayat İlk Günden, Son Güne Kadar Kıble Kararlılığıdır!

3-) Kimliksizlik Sorunu: Ben Kimim? Biz Kimiz? Gibi Soruları, Kendimize
sormaktan Çekiniyoruz. Bizim Marifetimiz, Kerametimiz Kimliğimizde Saklı.
sadece Kimliğimizin Bilincinde Olmak Da Yetmiyor Maalesef… Cemaat
ruhu İle Ümmet Ruhunun Birleşmesi Lazım. Kimlik Derken Birey Olarak Değil,
ümmet Olarak Hareket Etmemiz Gerekir.

kuran’da Birçok Ayette Mesela Ali İmran Suresi 64. Ayette
“eğer Onlar Yüz Çevirirlerse, Şahit Olunuz Ki” İbaresi Geçer.
evrendeki Her Şeyi, İmanımıza, Kimliğimize Şahit Tutmalıyız. Düşmanlarımız
tarafından Bile, Müslüman Olduğumuz, Hayatımızı Allah’ın Rızasına
uygun Bir Şekilde Yaşadığımız Tespit Edilmeli Ve Şahit Tutmalıyız.

işte Kimliğimizi Yakaladığımız Zaman, Halife Olarak; Yeryüzünün Reisleri,
önderleri Olabiliriz. Nihilizm Gibi Hiçleşmeye Giden İnsan Yığınları Gibi
değil, Kimliğini Arayış İçerinde Olan Kulların Zümresinde Olmalıyız.

kimliksiz İnsanlar Sömürülmeye Aday İnsanlardır! Kimliğimizde Muvahhit
vasfı, Mücahit Vasfı, Muttaki Vasfı, Muhalif Vasfı Ve Müteal Vasfı
olmalı… Yani Yeri Deldiğinde Çekinmeden “la” Demesini
bileceğiz. Hz. İbrahim Gibi “yuh Sizin Allah’tan Başka
taptıklarınıza” Diyebilmeliyiz.

4-) Eylemsizlik Sorunu: Kısacası Hareketsizlik, Amelsizlik Sorunu…
iman Var, Amel Yok. Canlılık, Dinamizm Yok. Kötülükle Mücadele Ruhu, Azim
yok… Eylem Yok Yani. Örneğin Okuma Eylemi En Büyük İslami Eylemdir.
öyle Olmasaydı Rabbimizin İnsana İlk Emri “oku” Olur Muydu?
namaz Bir Eylemdir, Tebliğ Bir Eylemdir.

eylemsizlik Rehavetten, Konfordan Kaynaklanıyor. Okuma, Olmazsa
olmazımızdır! Öyle Ki Haksızlık Karşısında Susmakta Mahzur Görmüyoruz.
kâinatı, Kitabı Okumuyoruz. Böylece, Zamanla Haksızlığa Karşı Bağışıklık
kazanıyoruz…

islam’dan Gayrı Bir Davranış, Bir Olayla Karşı Karşıya Kaldığımızda,
imanımızın Bizi Hemen Refleks Hareketiyle Uyarması Lazım…

5-) Ruhsuzluk Sorunu: Kuran’da Hicr Suresi 29. Ayette Rabbimiz Şöyle
buyuruyor: “ona Kendi Ruhumuzdan En Güzel Bir Biçimde Üfledik. Ruh
ile Çamur Birleşince İşte, Eşrefi Mahlûkat Ortaya Çıkıyor. Ama Ruh İle
çamuru Birbirinden Ayırdığınız Vakit; Fitne, Fesat, Arzın İmhası Ortaya
çıkıyor.

insanlarda İki Tür Sapma Vardır. Kimi İnsanlar Çamura, Yani Maddeye,
dünyaya Önem Verirler. Materyalist Zihin Tipini Örnek Olarak Verebiliriz.
kimi İnsanlar Da, Ruhbanlaşmaya Önem Verirler. Mistisizm Gibi…

oysa Kuran-ı Kerim’de Bizlere Allah (cc) Buyuruyor: Ne Yahudiler
gibi Maddeye, Çamura Ne De Hristiyanlar Gibi Ruhbanlaşmaya Değil,
“sıratim Mustakim”den Ayrılmamaya Dikkat Çekiyor… Yani
iki Tarafı Da, İki Dünyayı Da Dengelememiz İsteniyor.

dünya Bizim Vazgeçilmemiz Olunca, Ahireti Esirgiyoruz!

6-) Değersizlik Sorunu: Değer Yitimi, Değerlerimizden Ve Doğrularımızdan
vazgeçen, Değerlerimizi Fiyatlandırmaya; Dünyalık Menfaatlere Götüren
zihin Yapısı… İslam’ın Değerlerinde Çıkar Hesabı Yapmamalıyız.
yoksa Önümüze, Ömrü Yemek Sofrasıyla Tuvalet Arasında Geçen İnsan
prototipi Çıkar.

modernizm, Kendi Kutsalını Kendisi Üretti. Kapital Kutsaldır, Akıl
kutsaldır, Demokrasi Kutsaldır Dedi. Yani Pozitivist Yepyeni Kutsallar
piyasaya Sundu. Vahyin Kutsallarını Bırakarak, Kendi Kutsallarını Üretmeye
başladı. Postmodernizm İse Hiçbir Kutsalı Tanımadı, Yok Saydı
hepsini… Topyekûn Değersizleştirme Operasyonu Düzenledi Özellikle
genç Beyinlere…

özgürlük Sarhoşluğu Altında İnsanları Topladılar. Hâlbuki Allah (cc) Bize
değer Biçiyor; Kuran’da “allah Tarafında En Değerli Olanınız,
allah’tan En Çok Korkanınızdır” Buyruluyor. Mutluluk Başarıda
aranıyor, Allah Rızasında Aranmıyor Ki! Taviz Vermemeliyiz Bu Rüzgâra.
takip Ettiğimiz Hayat Çizgisi Bizi Allah’a Götürüyor Mu, Götürmüyor
mu, Ona Bakmalıyız…

her Ne Ki Bizi O’na Götürüyor O Hakikatimiz, Her Ne Ki Bizi
o’ndan Uzaklaştırıyor O Reddimiz Olmalı. Siz Allah’ı Ne Kadar
önemsiyorsanız, Allah’ta Sizi O Kadar Önemser. Allah “beni
anın Ki Ben De Sizi Anayım” Buyuruyor Bakara 152. Ayette. Beyine
suresi 8. Ayette “allah Onlardan Razı Olmuştur, Onlar Da Rablerinden
razı Olmuşlardır.” Buyuruyor. Bilal Habeşi “ehad,
ehad…” Diyerek Rabbinden Razı Olduğunu İspatlıyordu…

7-) Duyarsızlık Sorunu: Kapitalist Sistem, İnsanı Robotlaştırıyor.
insanlar, İslam’ın Sancısını Yüreğinde Duymuyor, Hissetmiyor.
müslümanlar Birbirlerinin Acısını Hissetmiyorlar. Sen Allah’a
yürüyerek Gelirsen, Allah’ta Sana Koşarak Gelir. Allah Cenneti
yaklaştırarak, Bizlere Bu Kadar Değer Veriyor, İltifat Ediyor. Bizde
o’nun İstediği Şekilde Kul Olmalıyız.

duyarsız Müslüman, Tepkisiz, Sönük, İçine Kapanık İnsandır. Kendi Nefsi
için Yaşar. Kendisi İçin Kazanır, Kendisi İçin Düşünür. Başka Derdi,
tasası Yoktur; Sömürülmüştür…

arkadaşlar Bütün Bu Sorunlara Çözümleriyle Beraber Ele Aldık. Ama Sizlere
direk Çözümlere Yönelik Tavsiyelerim Olacaktır:

1-) Allah’ın Boyasıyla Boyanmak: Renkten Renge Girmemek, Çok Renkli Olmamak. Allah’ın Bizim İçin Seçtiği Renkle Renklenmek. İdeolojik Renklerle, Sınıfsal Ve Ekonomik Renklerle, Estetik Renklerle Değil Allah’ın İstediği Renkle Renklenmek…

kavim, Millet, Devlet Vs. Ayırımı Gözetmeksizin, Bizi Kardeş Yapan, Bizi Kul Yapan, Bizi Ümmet Yapan “sıbğatallah” Emriyle Allah’ın Boyasına Boyanmamız Gerekir.

2-) Allah’ın Ahlakıyla Ahlaklaşmak: Hz. Aişe’ye Soruyorlar: Ya
aişe, Peygamberin Ahlakını Bize Anlatır Mısın? Hz Aişe: Siz Kuran Okumuyor Musunuz? O’nun Ahlakı Kuran’dı Diyor.

ahlakımızı Allah’ın İstediği Sınırlar Çerçevesinde Tertip Etmemiz Lazım Bir An Önce…

3-) Allah’ın İzzetiyle İzzetleşmek: Müslüman Onurludur, Değerlidir, Şereflidir… Bu Değerlerimizi, Namusumuzu Yanlış Adreslerde Aramayacağız. “çok Para Kazanırsak, Çok Erdemli Oluruz” Gibi Dünyalı Düşünmeyeceğiz…

4-) Allah’ın Nuru İle Nurlanmak: Allah Göklerin Ve Yerin Nurudur.biz Bu Nurdan Beslendiğimiz Müddetçe, Çağın Karanlık Güçleri, Şer
düzenleri Karşısında Dümdüz Ayakta Durabiliriz.

5-) Allah’ın Ruhu İle Ruhlanmak: Eczanelerde Nedense Hep Dünyalık,bedeni İlaçlar Satılır. Oysa Ahiretimiz İçin Almamız Gereken İlaçlar Bulunmaz. Kuran, Ruhlarımızın Vahyin Ruhuna Sarılması Gerektiğini Öğütlüyor. Böylece Bütün Sorunlarımızı Aşmış Olacağız…

allah Zariyat Suresi 50. Ayette “allah’a Koşuşun” Diyor.
allah’a Hayatın Koşturmacası İçerisinde Olsak Bile Her An
koşmalıyız… Bireyler Kendi Kendine Değil, Saf Bağlayarak Koşmalıyız
rabbimize… Unutmayın, Allah’ın Rızası Var Koşu Sonrasında!...

söz Bitmedi Umut Yaşıyor…

akabe Kültür Ve Eğitim Vakfı

umut Gençliği
 
Üst