Kur'an'ın Korunmuşluğu Üzerine | Eğitimin Yeni Yüzü | Egitimciyim.Net

Kur'an'ın Korunmuşluğu Üzerine

  • Konbuyu başlatan cendere
  • Başlangıç tarihi
C

cendere

Ziyaretçi
Kur'an'ın Korunmuşluğu Üzerine


kuran'ın Korunmuşluğunu Özet Olarak Açıklayan Bir Yazı.

kur An'ı Kesinlikle Biz İndirdik; Elbette Onu Yine Biz Koruyacağız. (15/hicr Suresi 9. Ayet)

şüphesiz Onu, Toplamak (senin Kalbine Yerleştirmek) Ve Onu Okutmak Bize Aittir. O Halde, Biz Onu Okuduğumuz Zaman, Sen Onun Okunuşunu Takip Et. Sonra Şüphen Olmasın Ki, Onu Açıklamak Da Bize Aittir. (75/kıyamet Suresi 17-19. Ayetler)

1. Giriş:

iman Esaslarında Yer Alan ‘kitaplara İman’ Konusunun En Önemli Noktalarından Biri De O Kitabın İlahi Koruma Altında Olup Olmadığı Konusudur. Son İndirilen Vahiy Olan Kur’an’ın İlahi Bir Koruma Altında Olduğunu Yine Kur’an’ın Kendisinden Öğreniyoruz. Nitekim De Akli Olarak Da Böyle Olması Gerekirdi, Zira Son Kitap Şayet Değiştirilseydi O Zaman Bir Daha Kitap Gönderilmeyeceği İçin Kıyamete Kadar Bütün İnsanlar Hidayetten Yoksun Rehbersiz Bırakılmış Olurlardı. Bu İse İlahi Rahmet Ve Hikmetle Bağdaşmadığından Son Vahyin Allah Tarafından Koruma Altına Alınması Aklen Zaruridir. Kur’an Söz Götürmez Bir Tarihi Vesikadır.

2. Kuran Korunmuştur:
yukarıdaki Ayet Kur’an’ın Hiç Bir Zaman Bozulmayacağı Ve Her Zaman Bütün Keyfi İlavelerden, Çıkarmalardan Ve Lafzi/kelime Değişikliklerden Uzak Kalacağı Şeklindeki İlahi Vaaddir.

önceden Haber Verilmiş Olan Bu Olgu Kur’an’ın Asırlardan Beri Her Türlü Tahrifattan Uzak Kalmış Olması Gerçeğiyle Doğrulanmıştır. Hangi Türden Olursa Olsun Bu Kadar Uzun Bir Süre Benzer Biçimde Korunan Başka Bir Kitap Örneği Yoktur.

kendilerine Kitap Geldiğinde Onu İnkâr Edenler (şüphesiz Bunun Sonucuna Katlanacaklardır). Halbuki O, Eşsiz Bir Kitaptır. Ona Önünden De Ardından Da Bâtıl Gelemez. O, Hikmet Sahibi, Çok Övülen Allah'tan İndirilmiştir. (41/fussilet Suresi 41-42. Ayetler)

yani İlahi Kelam, Ne Ekleme Veya Çıkarma Yoluyla Değiştirilemez. Sağdan Soldan Batıl Ona Yaklaşamaz. Örnek Olarak Herhangi Bazı Ayetlerin Ona İlave Edildiği İddiası Da O Ayetlerin/batılın Ona Yanaşması Anlamına Gelir Ki, Bu Ayetlerin Açık Hükümlerine Göre Mümkün Değildir.

kur’an’ın Korunmuşluğu Basit Bir İnanç Meselesi Değil. Bu Konuda

allah’ın Sözleri Kanıttır/ilimdir. İnanç Dediğiniz Olayın(islam Akidesi/inancı İçin Söylüyoruz) Bir İlim Olduğunu Unutmamak Lazım.
tarih Kanıttır.
3. Allah’ın Sözleri Kanıttır:

yukarıdaki Ayetlere İman Eden Bir İnsanın, Hiç Bir Elin Kur’an’ı Değiştirmeye Veya Bozmaya, Ona Ekleme Veya Çıkarma Yapmaya Güç Yetiremeyeceğinden Emin Olmuş Demektir. Zira Allah Söylüyor Bunu. Dolayısıyla Allah’ın 2,20,200 Sözün Kitabına Eklenmesine Müdahale Etmiyeceğini Düşünmek Saçma Olur.

(o), Göklerin Ve Yerin Eşsiz Yaratıcısıdır. Bir Şeyi Dilediğinde Ona Sadece "ol!" Der, O Da Hemen Oluverir. (2/bakara Suresi 117. Ayet)

biz, Bir Şeyin Olmasını İstediğimiz Zaman, Ona (söyleyecek) Sözümüz Sadece "ol" Dememizdir. Hemen Oluverir. (16/nahl Suresi 40. Ayet)

4. Tarih Kanıttır:
allah Tarihe Müdahele Eden Bir İlahtır. (örn.. Kavimlerin Helaki)

kitabını Korumak Da Yine Onun Kendi Üzerine Aldığı Bir İş Ve Bu Esbabı Hıfz(sebeplerin Korunması) Şeklinde Gerçekleşmiştir.

allah’ın Gözetimi Altında Ayetler Peygamber Tarafından Yazılıyordu.
sana (kur An'ı) Okutacağız; Sen Hiç Unutmayacaksın. (87/a’la Suresi 6. Ayet)
gerçek Hükümdar Olan Allah, Yücedir. Sana O'nun Vahyi Tamamlanmazdan Önce Kur'an'ı (okumakta) Acele Etme Ve "rabbim, Benim İlmimi Artır" De. (20/taha Suresi 114. Ayet)
peygamber Son Derece Bir Titizlikle Korumaya Çalışmış,
ayetleri Vahiy Katiplerine Yazdırmış, Onlara Okutturarak Yazımı Kontrol Etmiştir.
kur’an’a Karışmasın Diye Kendi Sözlerini (hadislerini) Yazdırmamış.
4 Halife Ve Sahabeler Aynı Hassasiyeti Gösterip Hadisleri Kur’an’la Karışmasın Diye Yazdırmamışlardır.
sahabeler Kur’an Konusunda Eksiksiz Bir İmana Sahiptiler, Kur’an İçin Canlarını Ortaya Koymuşlardı. Kur’an’a İçtenlikle Bağlılık Noktasında Aralarında En Ufak Bir Farklılık Yoktu. Bu Denli Kur’an’ı Kutsayan Müslümanların, (kur’ân’ı Değiştirme) Gibi Korkunç Bir İman Boşluğunu İfade Eden Bir Davranışa Yeltenebileceklerini, Buna Cesaret Edebileceklerini Düşünemeyiz.
allah’ın Ayetlerini Değiştirenlerle İlgili Olsun, Allah’a Yalan İftira Uyduranlarla İlgili Olsun Kur’an’daki Uyarıları Onlar Da Biliyorlardı.
peygamberin Vefatından Sonra Çoğaltılan Kur’an Nüshalarını Bütün Sahabe Kontrol Edebiliyordu. Yazılı Metinlerin, Kendi Ezberlerindeki Ayetlerle Olsun Şahsi Olarak Yazdıkları Ayetlerle Olsun, Çeliştiğine İlişkin Herhangi Bir Rivayet Yok. Olsaydı Peygamberin Sözlerini En İnce Ayrıntısına Kadar İçeren Hadis Kitaplarında Olurdu.
bu Konuda Tarihte Birbirleriyle Savaşmış Emeviler Ve Şiiler Arasında Da İhtilaf Yoktur. Hz. Ali Mevcut Kur’an’a Kesinlikle İtiraz Etmemişti, Değiştirildiğini Veya Bazı Ayetlerin Yazılmadığını İddia Etmemişti. Halbuki Kendisi Halife(devlet Başkanı) Olduğunda Böyle Bir Değiştirme Yapılmış Olsaydı, Onu Düzeltirdi.
bütün Bu Tedbirler İlahi Bir Gözetim Altında Oldu.
yine Allah’ın Gözetimi Altında Kur’an Çoğaltıldı, Bugüne Kadar Da Hiç Değiştirilmeden, İlave Ve Çıkarma Yapılmadan, Bir Kelimesine Dahi Dokunulamadan Gelmiştir.
dünyanın Dört Bir Yanında Hiçbir Kur’an Nüshası Birbirinden Farklı Değildir. Bunun Tahkikini Batılı Araştırmacılar/oryantalistler Dahi Yapmışlardır (kusur Aramaya O Kadar İştahlı Olmalarına Rağmen) Bu Tarihi Gerçeği İtiraftan Öte Bir Şey Söyleyememişlerdir.
örnek: 2. Dünya Savaşı Sırasında Almanyalı Bir Araştırma Gurubu Dünyanın Dört Bir Yanından 40000 Tane Kur’an Nüshasını Toplayıp Aralarında Farklıkların Olup Olmadığını Araştırmışlar Ve Hiç Bir Farklılığın Olmadığını Tesbit Etmişlerdir. (kaynak: Prof. Muhammed Hamidullah, Kur’an Kerim Tarihi)

şema:

ilahi Koruma:
->esbabı Hıfz(sebeplerin Korunması)

-->ezber(kur’an Yüzlerce İnsan Tarafından Ezberlendi)

-->yazı (kur’an Yazıldı)
-->yazılanlar Karşılaştırılarak Kontrol Edildi (hem Bizzat Peygamber Tarafından, Hem De Onun Vefatından Sonra Sahabenin İleri Gelenleri Tarafından Oluşturulan İlmi Heyetlerle)

-->kur’an Çoğaltılıp Ülkenin Diğer Başkentlerine Gönderildi

- Kur’an’ın Üzerinden Ne Kadar Uzun Bir Zamanın Geçtiğini Düşünün; Tam 1400 Sene, Devletler Gelmiş, İmparatorluklar Yıkılmış, Yüzlerce Mezhep Türemiş, Hepsi De Kur’an’ı Okumuş, Ellerinde Tutmuş, Bir Sürü Uydurma İnançlar Üretmişler, Binlerce Hadis Uydurulmuş, Fakat Kur’an’a İlişememişler, Değiştirememişler, Buna Cüret Edememişler, Yani Anlamından Tanıyabileceğimiz Sapık İnançları Kur’an’a Sokamamışlardır.

- İncilin Daha Üzerinden 100 Sene Geçmeden Yüzlerce Farklı Metinlerinin Ortaya Çıktığını Hatırlayınız. İznik Konsilinde Bu İnciller Dörde İndiriliyor. Bu 4 İncil Arasında Da Bir Sürü Çelişkiler Mevcut.

- Unutulmaması Gereken Şiilerle Sünniler Arasında Birçok Konuda Derin İhtilaflar Olmuş, Buna Rağmen Kur’an’ın Korunmuşluğu Konusunda İttifak Etmişlerdir. Meydanlarda Birbirlerine Kılıç Çeken Yüzlerce Mezhep Mensubu Müslümanlar Kur’an(ın Korunmuşluğu/orijinalliği) Üzerinde İttifak Etmişlerdir.

- Kur’an Hakkında Oryantalistlerin Şehadeti:
‘herşey, Osman Kur’an’ının Eksiksiz Ve Doğru Olduğunu Göstermektedir. Bu İmtiyazları Dolayısıyle ‘osman Metni’ İslam Topluluğunda Çabucak Ve Kolayca Kabul Edilmiştir... Tek Tek Vahiylerin, Peygamber’in Bıraktığı Veya Yazdırdığı Şekilde Kağıda Geçirildiğinden Emin Olabiliriz.’ (kaynak: Kur’an Tarihi, Th. Nöldeke, Fr. Schwallz, Düzenleyen: Muammer Sencer, İlke Yayınları, S. 111, 141)

sonuç:

dünya Tarihinde Kur’an Kadar Üzerinde Titrenmiş Ve Korunmuş İkinci Bir Kitap Olmamıştır.

bütün Bunlarda Allah’ın Elini Görmemek Mümkün Mü? Hangi Kitabta Böyle Bir Özellik Var ?

kur’an’ın Korunmuşluğu Tarihi Apaçık Bir Hakikat Olarak Karşımızda Durmaktadır.

oryantalistler Dahi Aksini İspatlayamamışlardır.

asırlardır Ve Bugün De Dünyanın Dört Bir Yanında Milyonlarca Kuran Nüshası Arasında Hiç Bir Aykırılık Yoktur, Tesbit Edilememiştir.

hangi Dinin Kitabı Bu Kadar Korunmuşluk Görmüş? Peygamber Adına Milyonlarca Hadis Uydurulabilmişken Bir Tane Ayet Uydurulabilmiş Midir Veya Uydurulduğu Kanıtlanabilmiş Midir?

- İnce İlmi Araştırmanın Gerçekleştirdiği Mantık Bu Merkezdedir. Kur’an’a İlave Yapıldığı İddiası, Tarih İle Mantığın Hiç Bir Biçimde Kabul Etmeyeceği Bir Hezeyandan Başka Bir Şey Değildir.

- Aslı Olmayan Düşüncelere İlim Kılığı Da Vermek Mümkün. Fakat Bu Da Hakikati Değiştirmez.

ömer Karaaslan, Www.kuranislami.com
 
C

cendere

Ziyaretçi
* Kur’an Lâfız, Nazım Ve İçeriği İtibariyle Bir Mucizedir. Bu Sebeple Herhangi Bir Eksiltme, Arttırma Veya Değiştirme Olsa, Deyim Yerindeyse Hemen Sırıtıvermektedir.

* Rabbimiz Sayesinde Müslümanlar, Erken Dönemde Harekete Geçerek Kur’an’ın Kitaplaşmasını Gerçekleştirmişlerdir. Böylece Çok Eski Dönemlerdeki El Yazması Nüshalar İle Bugünkü Baskıların Aynı Olduğu Görülebilmektedir.

* İlk Günden İtibaren Pek Çok İnsan Büyük Bir Zevkle, Aşkla, Hazla Kur’an’ı Ezberine Almak İstemiş Ve Kur’an’ın Lafızlarındaki Armonik Özellik Nedeniyle De Bunu Kolayca Başarmıştır. Böylece Tarihin Her Döneminde Kur’an’ı Ezberinde Tutan On Binlerce Hafız Mevcut Olmuş, Bundan Dolayı Da Kur’an’ın Tahrif Edilme Veya Nüshalarının Kaybolma Riski Hiç Doğmamıştır.

* Kur’an’ın İnmeye Başlamasıyla Birlikte, Kur’an’ın Eğitim Ve Öğretimi De Başlamıştır. Diğer Dinlerde Dinî Eğitimin Ruhanîlerin Tekelinde Olmasına Karşılık Ruhban Sınıfının Olmadığı İslâm’da, Eğitim Ve Öğretim, Köylü-kentli Herkese Yönelik Olmuştur. Kur’an Bir Zümrenin Veya Bir Kurumun Tekelinde Olmadığı Gibi, İlk Yıllarda Bile Hiçbir Zaman Birkaç Nüshadan İbaret Kalmamıştır. Çok Sayıdaki Nüshasıyla Her Müslüman’ın Evine, İş Yerine, Kütüphanelere, Camilere, Mescitlere, Kitap Evlerine Girmiş, Herkes Tarafından Okunmuş Ve Öğrenilmiştir. Böylece Yaygın Bir Öğretim Sağlanmış, Kötü Niyetli Kişilerin Kişisel Boyuttaki Tahrif Çabaları Sonuçsuz Kalmıştır.

* Kur’an’ın İnmeye Başladığı Milâdî 610 Yılı, Diğer Dinlerin Ortaya Çıkış Zamanlarına Göre İnsanlık Tarihinin Aydınlık Bir Dönemidir. Bu Dönemde Birçok Eski Medeniyet Zirve Noktasındadır Ve Olaylar Artık Kayda Geçirilmeye Başlanmıştır. Nitekim Musa Ve İsa Peygamberlerin Varlığını Ve Yaşamını Bazı Tarihçiler Kabul Etmezken, Peygamberimizin Yaşadığı Konusunda, Hayatı Ve Kişiliği Hakkında Hiçbir Tereddüt Yoktur. Dolayısıyla Peygamberimizin Tek Mucizesi Olan Kur’an Da, Tereddüde Yer Vermeyen Kayıtlarla Günümüze Gelmiştir.

* İslâmiyet, Musa Ve İsa Peygamberler Zamanındaki Gibi Yönetilen, Değişime Uğratılan, Mağdur, Mazlum, Zavallı, Garip Azınlıklar Arasında Değil, Zengin, Hâkim, Özgür Kentlerde Doğmuş Ve Büyümüş, Yöneten, Değişime Uğratan, Güçlü Toplumların Dini Olmuştur. İslâmiyet’in Bu Özelliği Dolayısıyla Da Kur’an’ın Tahrife Uğramış Olması Mantıklı Değildir.
 
Üst Alt