metabolik sendrom

  • Konbuyu başlatan cendere
  • Başlangıç tarihi
C

cendere

Ziyaretçi
METABOLİK SENDROM

Metabolik sendrom bir modern yaşam hastalığıdır. Hareketsiz ortamlarda çalışan bireyleri  tehdit eden metabolik sendromun görülme sıklığı tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de artış göstermektedir.

Bu sendromdan en çok etkilenen grup, masa başında oturan, beslenmesi düzensiz, yoğun stres altında çalışan kişilerdir.


Metabolik sendrom, insanın yaş ilerledikçe kalp hastası veya şeker hastalığı yakalanma olasılığını arttıran bir durumdur. Hastalık ortaya çıkmadan, hastalığı ortaya çıkaran risk faktörlerini yok etmek gerekir.



Türkiye metabolik sendrom araştırma grubunun (METSAR) yaptığı çalışmaya göre ülkemizde  kentsel yerleşimlerde  metabolik sendrom sıklığı ortalama % 33,82 dir.

METSAR’ın verilerine göre Türkiye’de 20 yaş üstü nüfusun 1/3’ üne yakını metabolik sendromludur. Bu durum Avrupa ve ABD verileriyle paralel bir sonuç göstermektedir.

Araştırmadaki diğer önemli bir sonuç ise kadın nüfusun erkek nüfusa oranla daha fazla risk altında bulunmasıydı. Türkiye geneli ortalaması metabolik sendroma yakalanma sıklığı oranı erkeklerde % 28,8 iken, kadınlarda % 41,1 olduğu saptanmıştır.


Hastalığın dört belirtisine dikkat etmek gerekir;


Bel çevresinde genişleme

Tansiyon yüksekliği,

Kolesterol yüksekliği,

Kan şekerinde sınırda yükseklik.

Sendromun yol açtığı hastalıklar;

Kalp krizi

Diyabet

Obezite

İnmeler


Metabolik sendrom habercisi risk faktörleri ve düzeyleri aşağıda sıralanmıştır. Belirtilen risk faktörlerinden en az üçünün aynı kişide bulunması durumu metabolik sendrom olarak tanımlanmaktadır.


Metabolik sendromdan korunmanın yolları şu şekilde açıklamaktadır;

      Yaşam tarzı düzene sokulmalıdır.

      Daha çok egzersiz yapılmalıdır.

      Az kalori alınmalıdır.

      Obezite, hipertansiyon, diyabet, lipid bozukluğu ve kalp damar hasatlığı risk grubunda bulunanlar bir programa alınmalıdır.

      Yoğun stresli ortamlardan uzak durulmalıdır.

Bu konuda en büyük önlem halkı bilinçlendirmektir. Kilolu kişilerin, hipertansiyon. Hiperinsülinemi ve tip 2 diyabet açısından risk altında olduklarını bilmeleri gerekir. Bu hastalıkların oluşumunu engelleyecek yaşam tarzı değişikliklerini gerçekleştirmeleri ile bu hastalıklardan korunmuş olacaklardır.



Konuyu Hazırlayan: Doç.Dr.Jale Erten - Yük.Bio_Olcay Irmak


 

Benzer konular

Üst