Orucu Tarif Eden En Güzel Sözler...

  • Konbuyu başlatan cendere
  • Başlangıç tarihi
C

cendere

Ziyaretçi
Orucu Tarif Eden En Güzel Sözler...

muhteşem Şiirleri Ve Okumaları İle Gönüllere Taht Kuran Senai Demirci, Zaman Gençlik İçin Kaleme Aldığı Yazısında Bakın Orucu Nasıl Tarif Etti:


senai Demirci'nin Yazısı...

bir İğne Oruç.. Beni Bana Dikiyor, Yeniden Doku(nu)yorum İnsan Olan Yanımı. Dudağımı Dudağıma Teğelliyor; Yalan Ve Boş Sözü Değdirmiyor Nefesime. Bencilliğimin Yakalarından Tutup Cömertliğin Düğmelerine İlikliyor Beni; Yeniden B/akıtıyor Hiçliğime, Hiçlikten Geldiğim Gerçeğine...

bir Mühür Oruç. Mekanın Üzerine Kutlu Bir Vaktin Hükmünü Basıyor, Her Köşeyi Kutsuyor, Her Şehri Kâbe’nin Eteğine Taşı(rı)yor. Mevsimlerden De Geçse, Ömrün Farklı Yıllarına Uğrasa, Bizi Bir Sofranın Başında Çocuk Ediyor, Kalplerimizi Çocuk Sevinçlerine Kilitliyor. Kalbimizi Meleklerin Bile Göremediği, Şeytanın Bile Bozamadığı O Görünmez, O Gösterilmez, Yalnızca O’na Görünür Sadrın İçine Koyuyor, Sahtelikten Çıkarıp Yeniden Piyasaya Sürüyor. Eşyanın Sıradanlığını Çekip Alıyor Elimizin Altından, Yine Ama Yeni, Eski Ama Taze Lezzetlerle Damgalıyor.

bir Yokuş Oruç. Şükrün Irmağını Akıtıyor Çölleşmiş Tenimizin Vadilerinden. Sabrın Yokuşlarında Susatıp Yeniden Suya Kandırıyor Nankörlüğümüzü Yeniden.

bir Yoldur Oruç. Çıkar/çıkmaz Sokakların Hepsini Mekke’ye Çıkarıyor. Şehrin Kirlerini Bir Suskunluk Avazında Temizliyor. Yetim Bıraktığımız Umudumuzu, Sokağa Terk Ettiğimiz Merhametimizi Yeniden Eve Alıyor. Yola Koyuyor İçimizin Şefkat Kervanlarını. Kuraklaşmış, Çoraklaşmış Dünyanın Göbeğinde, İftar Saatlerinde Serinlediğimiz, İftarı Bekleyerek Sevindiğimiz, Bölüşerek Sevindirdiğimiz Bir Vahaya Uğratıyor Nefislerimizi.

bir Elbisedir Oruç. Bizi İlk Defa Niyetimizle Giyindiriyor. Güvendiğimiz Eylemlerimizi Bir Kenara Bıraktırıp, Eylemsizliğin, Hiçbir Şey Edememenin Loş Köşelerine Çekiyor. Sıcak Teması Kaybettiğimiz Vicdanımızın Eşiğine Yeniden Çağırıyor Bizi. Bir İhramı Giyer Gibi, O’nu Görürcesine Yaşadığımız İhsan Kumaşını Atıyoruz Omuzlarımıza. Kıyıda Köşede, Kimsenin Görmediği Yerlerde, Gözlerden Uzakta Da Olsa, Yalnız Ve Yalnız O’na Teveccüh Etmenin, Yalnız Ve Yalnız O’ndan İltifat Beklemenin Estetiğine Bürünüyoruz.

bir Kapı Oruç. Bize Açılan. Sonsuz Bir Kabullenişin Odasına Doğru Eşsiz Bir Aşinalıkla Ayaklarımızı Buyur Eden Ahşap Bir Kapı. Anamızın Ekşi Ayranını Özlercesine, Babamızın Şefkatli Bakışını Beklercesine, Bir Susamlı Pidenin Kokusunda Erircesine, Bir Kutlu Emre Seve Seve İtaat Edercesine Masumiyetimizin Evine Yeniden Ayak Bastığımız Bir Kapı. Bizden Açılan Bir Kapı. Cimriliğimizi Sürpriz Bir Merhametle Dikiş Yerlerinden Yırtarak, Biriktirdiklerimizi Elimizin Altında Faydasız Kılarak Kalbimizi Başkalarına Doğru Aralayan..

bir Yağmur Oruç. Sokaklara Gökyüzü İnsin Diye. Çocukluklarını Yetim Bırakmış Büyüklerin De Alnına Çocukça Sevinçler Dokunsun Diye. Dağlarca Büyümüş, Kayalarca Katılaşmış Kalplerin Arasından Yeniden Sular Sızsın Diye... İçimizde Öldürdüğümüz Acımalar, Küllendirdiğimiz Merhametler Bir Damlanın Dokunuşuyla Filizlensin, Göğe Ağaç Ağaç Ağsın Diye. Yetim Başını Okşayan Meyvelerle, Komşuyu Da Hatırlayan Çiçeklerle, Eksildiğimizi/eskidiğimizi Açık Eden Kokularla Dal Budak Salsın Diye...

bir Taştır Oruç. Yolumuzu Kesen. Hırslarımızın Ayaklarına Dolanan. Emellerimizin Önüne Dikilen. Başımıza Bir Mezar Taşı Gibi Dikilip Toprak Olduğumuzu Hatırlatan. Eşyanın Yüzünü Bizden Çeviren Bir Soğukluk, Katılık Gibi Ağırlaşan. Hazzın Kabını Dokunulmaz Kılan Bir Duvar Gibi Yükselen. Kimi Katı Kalpleri Utandırırcasına, Bir Mûsa Asâsı Gibi Dokunan. İmsakla, İftarla, Ezanla Sonsuz Yumuşayan, Çatlayan, Tozlaşan, Ağlayan, Ağlatan...

bir Topraktır Oruç. Bir Saksılık Toprak Gibi Pencere Önünde. İçinde Hayallerin Yeniden Sulandığı... Her Kıpırtısında Çocuk Sevinçlerinin Yeniden Uyandığı... Bir O Kadar Tanıdık, Bir O Kadar Yeni...
kendince, Keyfince Bir Mutluluk Adası. İçimizi Bir Saksılık Toprak Kadar Olsun Geniş Tuttuğumuzun Habercisi. Küçük Sevinçler Gölgesi....

bir Saklambaç Oyunu Oruç. Kendimizi Kendimizden Gizler Gibi Görünmez Bir Niyetin Köşelerinde Beklediğimiz. Bencilliğimize Sobelendiğimiz. Sonsuza Kadar Sevabımızı Saydırdığımız Ebemiz. Az Pencereli Yalnızlıklar. Şehvetimizi Sarkıttığımız Kuyular. Hırslarımızı Yatırdığımız Kuytular.

bir Oda Oruç. Bir Bir Buluştuğumuz. Yeniden Göz Göze Geldiğimiz. Dört Duvarı Sohbetle Yeniden Buluşturduğumuz. Sofranın Beklentisinde, Bir Yudum Suyun Sesinde, Bir Sıcak Ekmeğin Kıyısında Kalbimizi Yeniden Ayırdığımız. Ruhumuzu Baş Köşeye Buyur Ettiğimiz.

bir Sızı Oruç.. Tenin Çatlaklarından Sızan Can Akışı. Bedenin Yaralarından Taşan Kalp Ağrısı. Ruhun Tenden Dışarı Sızması... Kabuğun Çatlaması... Tohumun Uyanması.

bir Dönüş Oruç. Yâr’e Verdiğimiz Söze Dönüş... Suskularca Konuşan. Söz Verdiğimiz Yâr’e Dönüş...çığlıklara Sarılan.
 

Benzer konular

Üst