Serdar Yıldırım
Bilge Üye
zamanımızda En Çalışkan Ve En Tutumlu Yaratıklar Olarak Bilinen Karıncalar Bundan On Binlerce Yıl Önce Yine Çok Çalışkandılar Fakat Tutumlu Oldukları Söylenemezdi. Çalışkanlık Karıncaların Yaratılışlarında Vardı. Onlar Yaratılırken Çalışkan Olarak Yaratılmışlardı. Tutumlu Olmak İse Bambaşka Bir Şeydi. Tutumlu Olarak Yaratılınmaz, Bu Özellik Sonradan Öğrenilirdi. Sadece Çalışkan Olmayı O Kadar Büyütmemek Gerekirdi. Ne Kadar Çalışkan Olunursa Olunsun, Tutumlu Olmak Bilinmedikçe Başarı Tam Olarak Gerçekleşmezdi. Çalışkan Olmakla Tutumluluk İkisi Bir Arada Bulunursa Eğer Başarı Tamam Olurdu.
önceleri Karıncalar Günlük Güneşlik Yaz Günlerinde Hiç Durmaksızın, Yorulmak Nedir Bilmeksizin Çalışırlar, Çevreden Buldukları Yiyecekleri Yuvalarına Bırakırlar, Tekrar Yiyecek Aramaya Çıkarlardı. Hava Kararmaya Başladığında Bütün Karıncalar Yuvalarında Toplanır, Gündüz Topladıkları Yiyecekleri Yerlerdi. Ertesi Sabah Hangi Karınca Yuvasına Bakarsan Bak Dünden Kalmış Bir Buğday Tanesi Bulamazdın.
çalışıp Kazandılar, Kazandıklarını İstedikleri Gibi Yerler İçerler, İsterlerse Gider Dereye Dökerler, Bu, Onların En Doğal Hakları…denir Denmesine De, Durum Öyle Sanıldığı Kadar Basit Değil. Biraz İleriyi Düşünüp Soğuk Ve Karlı Kış Günlerini Aklımıza Getiriversek…kış Günlerinin Ne Kadar Çetin Geçtiği Bilinen Bir Gerçek. Bu Doğal Engelin Mutlaka Aşılması Ve Yaz Günlerine Ulaşılması Lazım. Eğer Yazın, Kışı Düşünerek, Yuvaya Getirdiğin Üç Buğday Tanesinin Birini Kenara Koyabilirsen, O Doğal Engelin Önünde Saygıyla Eğildiğini Ve Üzerinden Aşıp Yaza Ulaşabilmeni Kolaylaştırdığını Görürsün. Yoksa Bugün Gelen Bugün Gider Yarını Yarın Düşünürüm Dersen, Doğal Engeli Aşarsın Aşmasına Da, Bu, Çok Zor Olur, Pek Çok Zor Olur.
kanatlı Karınca Uçarken, Bir Su Birikintisine Düşüp Çırpınmakta Olan Bir Karınca Gördü. Hemen Aşağı Süzülüp Karıncayı Tuttu Ve Onu Kucağına Alarak Kıyıya Çıkardı. Bu Karınca Yakınlardaki Bir Karınca Yuvasının Beyiydi. Karınca Beyi Kanatlı Karıncayı Yuvasına Davet Etti Ve Akşamki Ziyafeti Onuruna Düzenleyeceğini Söyledi. Ziyafette, Karınca Beyi Kanatlı Karıncayı Diğer Karıncalarla Tanıştırarak, Ona Bir Can Borcu Olduğunu Ve Kendisine Gösterilen Saygının Ona Da Gösterilmesini İstedi. Daha Sonraki Günlerde Karınca Beyinin Ricalarını Kırmayan Kanatlı Karınca Bir Süre Daha Onlarla Birlikte Olmak Zorunda Kalacaktı.
kanatlı Karınca Geçen Günlerle Birlikte Yuvaya Yiyecek Taşıma İşine Girmeye Başladı. Uzaklardan Bulup Getirdiği Yiyecekleri Yuvaya Bırakıyor, Tekrar Yiyecek Aramaya Çıkıyordu. Normalde Bir Karıncanın Getirdiği Yiyeceklerin Dört Beş Katını Tek Başına Getiriyordu. Karıncalar Bu Durumu Görüyorlar Ve Memnun Oluyorlardı. Bir Günde Toplanan Yiyeceklerin Ertesi Güne Kalmaması Kanatlı Karıncanın Dikkatini Çekmeye Başladı. Bu Neden Böyle Oluyordu? Neden Ertesi Güne Yiyecek Kalmıyordu? Yaz Günleri Sona Erecek, Kış Gelecekti. Yuvadaki Yüzlerce Karınca Kış Günlerinde Ne Yiyecekti? Kışın On Karınca Yiyecek Aramaya Çıksa, Acaba Kaçı Geri Dönebilirdi? Dönemeyenlere Yazık Değil Miydi? Dönenler Yiyecek Bulmuş Olsalar Bile O Kadarcık Yiyecek Kaç Karıncaya Yeterdi?..sonuç: Açlıktan Kırılırdı Bunlar. Kanatlı Karınca Bu Durumu Karınca Beyi Ve Bazı Karıncalara Sormak İhtiyacını Hissetti. Fakat Onlar Kanatlı Karıncanın Sorduğu Soruları Anlamsız Birtakım Basmakalıp Cümlelerle Geçiştirdiler.
bir Akşam Yemeği Öncesinde Karıncalar Yuvadaki Salonda Toplanmışlardı. Kanatlı Karınca Söz Alarak, Kış Mevsiminin Yaklaştığını, Bundan Sonra Yuvaya Getirilen Yiyeceklerin Küçük Bir Kısmının Kara Gün Dostu Diye Saklanmasını, Eğer Böyle Yapılmaz Da Şimdiki Düzen Aynen Devam Ederse Yaz Günlerine Pek Az Karıncanın Ulaşabileceğini Yana Yakıla Anlatmaya Başladı. Biraz Sonra Salondan “ Yeter “, “ Kes Artık “, “ Susturun Şunu “ Diye Bağıran Sesler Duyulmaya Başladı. Giderek Çoğalan Uğultu, Kanatlı Karıncanın Söylediklerinin Duyulmasını Engelliyordu. Bu Sırada Karınca Beyi Ayağa Kalktı Ve Salondaki Uğultu Bir Anda Kesildi. Gözyaşları İçinde Bir Şeyler Söylemeye Çalışan Kanatlı Karıncaya Karınca Beyinin Tepkisi Çok Sert Oldu. Ona Ağır Sözler Söyledikten Sonra, Zindana Atılmasını Emretti. Karıncalar, Kanatlı Karıncayı Yakaladılar Ve Sürükleyerek Salondan Dışarı Çıkardılar. Sonraki Günlerde Karınca Yuvası Eski, Sakin Yaşamına Geri Döndü. Karıncaların Gündüz Getirdikleri Yiyeceklerden Ertesi Güne Kalan Olmuyordu.
aradan Birkaç Ay Geçmişti Ki, Karakış, Olanca Ağırlığıyla Karınca Yuvasının Üzerine Abanmaya Başladı. Günlerdir Yağan Kar Bir Türlü Durmak Bilmiyor, Bu Soğuk Havada Bırak Dışarı Çıkıp Yiyecek Aramayı, Yuvanın Kapısını Aralayıp Kafasını Dışarı Çıkaran Karıncanın Kafası Donuyordu. Dışarıda Hava Soğuktu Da İçerde Sıcak Mıydı Sanki? Karınca Beyi Odaları Geziyor, Buradaki Karıncalara, Biraz Daha Sabretmelerini, Kar Yağışının Er Geç Dineceğini, O Zaman Yiyecek Aramaya Çıkılacağını Ve Sıkıntıların Bir Anda Biteceğini Anlatıyordu. Hele Kar Bir Dinsindi.
kar Yağar Yağar Bir Gün Gelir Artık Yağmaz Olurdu Yani Dinerdi. Karın Dinmesiyle Birlikte Elli Karıncadan Oluşan Bir Grup Yiyecek Aramaya Çıktı Ve Bu Elli Karıncadan Bir Tanesi Bile Geri Dönmedi. İçerdeki Kayıplar Çok Daha Fazlaydı. Kışa Girerken Yuvada Bulunan Bin Civarındaki Karıncanın Yarısı Ölmüştü. Besbelli Açlıktan Kırılıyordu Bunlar.
hava Biraz Ilışır Umuduyla İki Gün Daha Bekledi Karınca Beyi Ve Üçüncü Gün Yanına Kırk Karıncayı Alarak Yiyecek Aramaya Çıktı. Kar Yağmıyordu Fakat Hava Buz Gibi Soğuktu. Demek Ki, İki Gündür Boşuna Beklemişti Yuvada Aç Bilaç. Havanın Da Ilışacağı Yoktu. Gece Yarısına Kadar Karınca Beyi Ve Kırk Karıncadan Bir Haber Çıkmayınca Karıncalar Salonda Ayaküstü Bir Toplantı Yaptılar. Oldukça Kısa Süren Toplantı Sonunda Şu Karara Varıldı: Kanatlı Karınca Hemen Serbest Bırakılacaktı.
ertesi Gün Kanatlı Karınca, Karınca Beyi Ve Diğer Karıncaları Bir Ağacın Kovuğunda, Birbirlerine İyice Sokulmuşlar, Titreşip Dururlarken Buldu. Onları İkişer İkişer Yuvaya Taşıyan Kanatlı Karınca Daha Sonraki Günlerde Hiç Gocunmayacak Ve Yuvaya Yiyecek Taşıma İşine Bıraktığı Yerden Devam Edecekti.
kış Süresince Kanatlı Karınca Salonda Pek Çok Defa Konuşma Yaptı. Onlara Bundan Sonraki Hayatlarını Nasıl Yaşamaları Gerektiğini Ve Çalışmalarını Ne Şekilde Düzenleyebileceklerini Uzun Uzadıya Anlattı. Sonunda, Karakış Bitti, Yaz Geldi Ve Kanatlı Karınca Tümüne Elveda Diyerek Uçup Gitti.
yazan: Serdar Yıldırım
hikayelerle Karakter Eğitimi
moralite Yayınları 2011 S: 364-367
önceleri Karıncalar Günlük Güneşlik Yaz Günlerinde Hiç Durmaksızın, Yorulmak Nedir Bilmeksizin Çalışırlar, Çevreden Buldukları Yiyecekleri Yuvalarına Bırakırlar, Tekrar Yiyecek Aramaya Çıkarlardı. Hava Kararmaya Başladığında Bütün Karıncalar Yuvalarında Toplanır, Gündüz Topladıkları Yiyecekleri Yerlerdi. Ertesi Sabah Hangi Karınca Yuvasına Bakarsan Bak Dünden Kalmış Bir Buğday Tanesi Bulamazdın.
çalışıp Kazandılar, Kazandıklarını İstedikleri Gibi Yerler İçerler, İsterlerse Gider Dereye Dökerler, Bu, Onların En Doğal Hakları…denir Denmesine De, Durum Öyle Sanıldığı Kadar Basit Değil. Biraz İleriyi Düşünüp Soğuk Ve Karlı Kış Günlerini Aklımıza Getiriversek…kış Günlerinin Ne Kadar Çetin Geçtiği Bilinen Bir Gerçek. Bu Doğal Engelin Mutlaka Aşılması Ve Yaz Günlerine Ulaşılması Lazım. Eğer Yazın, Kışı Düşünerek, Yuvaya Getirdiğin Üç Buğday Tanesinin Birini Kenara Koyabilirsen, O Doğal Engelin Önünde Saygıyla Eğildiğini Ve Üzerinden Aşıp Yaza Ulaşabilmeni Kolaylaştırdığını Görürsün. Yoksa Bugün Gelen Bugün Gider Yarını Yarın Düşünürüm Dersen, Doğal Engeli Aşarsın Aşmasına Da, Bu, Çok Zor Olur, Pek Çok Zor Olur.
kanatlı Karınca Uçarken, Bir Su Birikintisine Düşüp Çırpınmakta Olan Bir Karınca Gördü. Hemen Aşağı Süzülüp Karıncayı Tuttu Ve Onu Kucağına Alarak Kıyıya Çıkardı. Bu Karınca Yakınlardaki Bir Karınca Yuvasının Beyiydi. Karınca Beyi Kanatlı Karıncayı Yuvasına Davet Etti Ve Akşamki Ziyafeti Onuruna Düzenleyeceğini Söyledi. Ziyafette, Karınca Beyi Kanatlı Karıncayı Diğer Karıncalarla Tanıştırarak, Ona Bir Can Borcu Olduğunu Ve Kendisine Gösterilen Saygının Ona Da Gösterilmesini İstedi. Daha Sonraki Günlerde Karınca Beyinin Ricalarını Kırmayan Kanatlı Karınca Bir Süre Daha Onlarla Birlikte Olmak Zorunda Kalacaktı.
kanatlı Karınca Geçen Günlerle Birlikte Yuvaya Yiyecek Taşıma İşine Girmeye Başladı. Uzaklardan Bulup Getirdiği Yiyecekleri Yuvaya Bırakıyor, Tekrar Yiyecek Aramaya Çıkıyordu. Normalde Bir Karıncanın Getirdiği Yiyeceklerin Dört Beş Katını Tek Başına Getiriyordu. Karıncalar Bu Durumu Görüyorlar Ve Memnun Oluyorlardı. Bir Günde Toplanan Yiyeceklerin Ertesi Güne Kalmaması Kanatlı Karıncanın Dikkatini Çekmeye Başladı. Bu Neden Böyle Oluyordu? Neden Ertesi Güne Yiyecek Kalmıyordu? Yaz Günleri Sona Erecek, Kış Gelecekti. Yuvadaki Yüzlerce Karınca Kış Günlerinde Ne Yiyecekti? Kışın On Karınca Yiyecek Aramaya Çıksa, Acaba Kaçı Geri Dönebilirdi? Dönemeyenlere Yazık Değil Miydi? Dönenler Yiyecek Bulmuş Olsalar Bile O Kadarcık Yiyecek Kaç Karıncaya Yeterdi?..sonuç: Açlıktan Kırılırdı Bunlar. Kanatlı Karınca Bu Durumu Karınca Beyi Ve Bazı Karıncalara Sormak İhtiyacını Hissetti. Fakat Onlar Kanatlı Karıncanın Sorduğu Soruları Anlamsız Birtakım Basmakalıp Cümlelerle Geçiştirdiler.
bir Akşam Yemeği Öncesinde Karıncalar Yuvadaki Salonda Toplanmışlardı. Kanatlı Karınca Söz Alarak, Kış Mevsiminin Yaklaştığını, Bundan Sonra Yuvaya Getirilen Yiyeceklerin Küçük Bir Kısmının Kara Gün Dostu Diye Saklanmasını, Eğer Böyle Yapılmaz Da Şimdiki Düzen Aynen Devam Ederse Yaz Günlerine Pek Az Karıncanın Ulaşabileceğini Yana Yakıla Anlatmaya Başladı. Biraz Sonra Salondan “ Yeter “, “ Kes Artık “, “ Susturun Şunu “ Diye Bağıran Sesler Duyulmaya Başladı. Giderek Çoğalan Uğultu, Kanatlı Karıncanın Söylediklerinin Duyulmasını Engelliyordu. Bu Sırada Karınca Beyi Ayağa Kalktı Ve Salondaki Uğultu Bir Anda Kesildi. Gözyaşları İçinde Bir Şeyler Söylemeye Çalışan Kanatlı Karıncaya Karınca Beyinin Tepkisi Çok Sert Oldu. Ona Ağır Sözler Söyledikten Sonra, Zindana Atılmasını Emretti. Karıncalar, Kanatlı Karıncayı Yakaladılar Ve Sürükleyerek Salondan Dışarı Çıkardılar. Sonraki Günlerde Karınca Yuvası Eski, Sakin Yaşamına Geri Döndü. Karıncaların Gündüz Getirdikleri Yiyeceklerden Ertesi Güne Kalan Olmuyordu.
aradan Birkaç Ay Geçmişti Ki, Karakış, Olanca Ağırlığıyla Karınca Yuvasının Üzerine Abanmaya Başladı. Günlerdir Yağan Kar Bir Türlü Durmak Bilmiyor, Bu Soğuk Havada Bırak Dışarı Çıkıp Yiyecek Aramayı, Yuvanın Kapısını Aralayıp Kafasını Dışarı Çıkaran Karıncanın Kafası Donuyordu. Dışarıda Hava Soğuktu Da İçerde Sıcak Mıydı Sanki? Karınca Beyi Odaları Geziyor, Buradaki Karıncalara, Biraz Daha Sabretmelerini, Kar Yağışının Er Geç Dineceğini, O Zaman Yiyecek Aramaya Çıkılacağını Ve Sıkıntıların Bir Anda Biteceğini Anlatıyordu. Hele Kar Bir Dinsindi.
kar Yağar Yağar Bir Gün Gelir Artık Yağmaz Olurdu Yani Dinerdi. Karın Dinmesiyle Birlikte Elli Karıncadan Oluşan Bir Grup Yiyecek Aramaya Çıktı Ve Bu Elli Karıncadan Bir Tanesi Bile Geri Dönmedi. İçerdeki Kayıplar Çok Daha Fazlaydı. Kışa Girerken Yuvada Bulunan Bin Civarındaki Karıncanın Yarısı Ölmüştü. Besbelli Açlıktan Kırılıyordu Bunlar.
hava Biraz Ilışır Umuduyla İki Gün Daha Bekledi Karınca Beyi Ve Üçüncü Gün Yanına Kırk Karıncayı Alarak Yiyecek Aramaya Çıktı. Kar Yağmıyordu Fakat Hava Buz Gibi Soğuktu. Demek Ki, İki Gündür Boşuna Beklemişti Yuvada Aç Bilaç. Havanın Da Ilışacağı Yoktu. Gece Yarısına Kadar Karınca Beyi Ve Kırk Karıncadan Bir Haber Çıkmayınca Karıncalar Salonda Ayaküstü Bir Toplantı Yaptılar. Oldukça Kısa Süren Toplantı Sonunda Şu Karara Varıldı: Kanatlı Karınca Hemen Serbest Bırakılacaktı.
ertesi Gün Kanatlı Karınca, Karınca Beyi Ve Diğer Karıncaları Bir Ağacın Kovuğunda, Birbirlerine İyice Sokulmuşlar, Titreşip Dururlarken Buldu. Onları İkişer İkişer Yuvaya Taşıyan Kanatlı Karınca Daha Sonraki Günlerde Hiç Gocunmayacak Ve Yuvaya Yiyecek Taşıma İşine Bıraktığı Yerden Devam Edecekti.
kış Süresince Kanatlı Karınca Salonda Pek Çok Defa Konuşma Yaptı. Onlara Bundan Sonraki Hayatlarını Nasıl Yaşamaları Gerektiğini Ve Çalışmalarını Ne Şekilde Düzenleyebileceklerini Uzun Uzadıya Anlattı. Sonunda, Karakış Bitti, Yaz Geldi Ve Kanatlı Karınca Tümüne Elveda Diyerek Uçup Gitti.
yazan: Serdar Yıldırım
hikayelerle Karakter Eğitimi
moralite Yayınları 2011 S: 364-367