Sabır üç çeşittir... | Eğitimin Yeni Yüzü | Egitimciyim.Net

Sabır üç çeşittir...

  • Konbuyu başlatan feyza05
  • Başlangıç tarihi
F

feyza05

Ziyaretçi
Sabır üç çeşittir:

1- Belaya sabır,
2- Din bilgilerini öğrenirken ve ibadetlerini yaparken sabır,
3- Günah işlememek için sabır. Hadis-i şerifte, (Belaya sabredene üç yüz, ibadet yapmaya sabredene altı yüz, günah işlememeye sabredene ise, dokuz yüz derece ihsan edilir) buyuruldu.

Belaya sabır hakkında hadis-i şeriflerde buyuruldu ki:

(Allahü teâlâ buyurdu ki: "Bedenine, evladına veya malına bir musibet gelen, sabr-ı cemille karşılarsa, kıyamette ona hesap sormaya hayâ ederim.) [Hakim]


(Nimete kavuşunca şükreden, belaya uğrayınca sabreden, haksızlık yapınca af diler, zulme uğrayınca bağışlarsa, onlar emniyet ve hidayettedir.) [Taberani]

(Hoşlanılmayan şeye sabretmekte büyük hayır vardır.) [Tirmizi]

(Bir gece başı ağrıyan, Allahü teâlâdan geldiği için buna razı olup sabrederse, yeni doğmuş gibi günahlardan temizlenmiş olur.) [İbni Ebiddünya]


(Sevmediklerinize sabretmedikçe, sevdiklerinize kavuşamazsınız.) [İ.Maverdi]


    Kur'an-ı kerimde mealen buyuruldu ki:

Ey iman edenler, sabredin, sabretmekte birbirinizle yarış edin!) [A.İmran 200]



(Güzel sabret!) [Mearic 5]

Güzel sabır, gelen belaya razı olup, açıklamamak ve şikayette bulunmamak demektir. Güzel sabreden, dünya ve ahirette kurtuluşa kavuşur. Hadis-i şerifte buyuruluyor ki:

(Acıya sabredip uğradığı felaketi gizlemesi ve kimseye şikayet etmemesi, kişinin Allahü teâlâyı iyi tanımış olmasındandır.) [İ.Gazali]

Hikmetli sözler

Sabır, tökezlemeyen binek, kanaat ise bükülmeyen kılıçtır.

Üzülmek istemiyorsan, kaybedince seni üzecek bir şeyi kazanmaya çalışma.

Her musibetin geçici olduğunu bilen, belaya maruz kalınca kendisini tesellide başarılı olur.

Musibete sabırsızlık göstermek, ondan da büyük musibettir.

Belaya sabredilmezse, musibet iki olur.

Musibete maruz kalıp gözü çıkan, kulağı sağır olan veya başka azası yok olan müminin günahları affolacağı için, ahirette büyük mükafata kavuşur.

Hadis-i şerifte de, (Bir uzvu noksan olanın aklı fazlalaşır) buyuruldu. Elbette akıl noksanlığı, beden noksanlığından daha kötüdür. (Edeb-üd-dünya)


Muhammed Masum hazretleri buyuruyor ki:

İnsana gelen elemler, takdir-i ilahi ile gelmektedir. Razı olmak gerekir. İbadetlere devam, elemlere, hastalıklara sabredebilmelidir. Allahü teâlânın kereminden afiyet beklemelidir! Mahluklardan bir şey beklememeli, her şeyin Hak teâlâdan geldiğini bilmelidir! Dertlerden, elemlerden kurtulmak için dua ve istiğfar etmelidir! Onun takdiri, iradesi olmadıkça, kimse kimseye zarar veremez. Bununla beraber, sebeplere yapışmak, Peygamberlerin yoludur. Sebeplerin tesirini de Allahü teâlâdan talep etmelidir! (c.1, m.72)


Hazret-i Hızır buyurdu ki:

(Güler yüzlü ol, hiddetlenme! Hep faydalı iş yap, az da olsa zararlı iş yapma! Lüzumsuz dolaşma, boş yere gülme, hiç kimseyi kusurundan dolayı ayıplama, günahların için ağla!)

Sabır ve namaz bütün sıkıntıların ilacıdır. Kur'an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:
(Ey iman edenler, Allah’tan sabır ve namazla yardım isteyiniz. Allahü teâlâ elbette sabredenlerle beraberdir.) [Bekara 153]
 

Benzer konular

Üst Alt