Sınavı kazanmak için hangi duaları okumalıyız? | Eğitimin Yeni Yüzü | Egitimciyim.Net

Sınavı kazanmak için hangi duaları okumalıyız?

  • Konbuyu başlatan cendere
  • Başlangıç tarihi
C

cendere

Ziyaretçi
ÖSS ve KPSS gibi bir yıldır devam eden sınav maratonunun yakınlaşması ister istemez insanımızı strese sevk etmiştir. Bir yıllık çalışmanın neticesinde birkaç saatlik sınav gençlerimizin istikbalini belirlemektedir. Bundan dolayı gençlerimiz, çocuklarımız bir yıllık çalışmanın neticesini alınıp alınamayacağı hususunda tedirginlik yaşamaktadır. Sınava katılacak olan kardeşlerimiz bu çalışmalarının neticesinde başarılı olmak için manevi ve psikolojik desteğe ihtiyaç hissetmektedir. Psikolojik ve manevi destek dua yoluyla ancak Cenabı Mevla’dan talep edilebilir ya da Allah’tan(c.c) alınan destek insanın başarılı olmasında en önemli faktördür.

Öncelikle şunu ifade edelim. İnsanın bir şeyi elde edebilmesi için çalışması elzemdir. Aslında ihtiyaçlarının karşılanmasında dua sadece dil ile istemekten ibaret değildir. İhtiyaçlarımızı fiili taleple iletmek elzemdir. Yani Allah’a niyazda, yakarışta, arz-ı halde bulunmak önce fiili taleple olmalıdır. Ayet-i Kerime şu şekildedir: ‘’ İnsan için ancak çalıştığının karşılığı vardır.’’(Necm, 39)  İnsanın istediği bir şeye muvaffak olması için fiili dua (Çalışma) olmalıdır. Başarılı olmanın yolları ve bu başarıyı elde etmek için gerekli çalışmalar yerine getirilmelidir. Çalışma olarak ifade ettiğimiz fiili dua gerçekleştirildiğinde artık tevekkül devreye girmelidir. Tevekkül noktasında şu iki ayet-i kerime teşebbüslerimizde başarılı olsak da olmasak da bizleri rahatlatmaktadır. ‘’Bir iş için teşebbüste bulunduğunda o işte başarılı olma hususunda o işi bilenlerle istişare et. Karar verip gerekli çalışmaları yaptıktan sonra Allah’ güven. Allah kendine güvenenleri sever.’’ (Al-i İmran, 3/159)

İnsan istediği şeyi elde etmek için gerekli gayret ve çabayı gösterdikten sonra talep ettiği şeyin kendisi için hayırlı olup olmadığını kesin olarak bilmesi her zaman mümkün değildir. O halde bu aşamada şu ayet-i kerime insanın tıkanan yolunu açmada insana önemli mesaj vermektedir. ‘’ Allah dilemedikçe hiçbir şey için asla ‘ ben onu yarın yapacağım’ deme. Unuttuğun zaman rabbini an. Ve ‘’ umarım ki rabbim beni doğruluk yönünden bundan daha isabetli davranışa muvaffak kılar.’ de.’’(Kehf, 18/ 23–24) Kısaca ifade etmek gerekirse, bizim talep ettiğimiz bazen bizim için hayırlı olmayabilir. Talep ettiğimiz şeye ulaşamadığımız zaman içerisinde bulunduğumuz durumun daha hayırlı olduğunu ve Allah’ın bizim için hayır verdiğini düşünmemizin daha isabetli davranış olduğunda şüphe yoktur.

Dua bir çağrıdır. Bir çığlıktır. Bir yakarıştır. Küçükten büyüğe, aşağıdan yukarıya arzdan, arzlılardan semalar ötesine bir yöneliş, bir niyaz, bir iç dökmedir. Dua Allah’a halimizi arz etme, dertlerimizi ifade etmedir. İçinde bulunduğumuz sıkıntıyı, dertlerimizi anlatacak kimse bulamadığımızda dua yetişir imdadımıza. Dua aciz, fakir, muhtaç ve kendine yetmediğinin farkında olan kulun yalvarış ve alçak gönüllülük içinde ona halini arz etmesidir. Dua kulun rabbine karşı iman, güven, itimat ve tevhid anlayışının gereğidir.

Allah Teala duaların kabul edileceğine dair bizlere taahhüt vermektedir. ‘’ bana dua edin. Duanızı kabul edeyim.’’ (Mü’min, 40/ 60) ayeti Allah’ın bizim duamızı kabul edeceğine dair garanti belgesidir. O halde duaların kabul olmaması mümkün değildir.

Dua eden kimse niyazında, yakarışında, yalvarışında, dualarında, isteklerinde ısrarlı olmalıdır. Birkaç saatlik dil ucuyla yapılan dua yerine talep ettiği işe teşebbüsünden itibaren tüm gönlüyle içten samimi bir şekilde yalvarışta yakarışta ısrarcı olmalıdır. Bütün gönlüyle Allah’a yönelip yalvarışa geçmelidir. Dua aynı zamanda devamlı olmalıdır.

Bu hal içerisinde hem fiili hem de diliyle dua eden kimseye Allah duyması gerekenleri duyurur, bilmesi gerekenleri bildirir. Görmesi gerekenleri gösterir. Söylemesi icap edenleri söylettirir. Yapması gerekenleri yapmaya muvaffak kılar. Bazen kişi öyle bir içtenlikle dua eder ki Allah Teala o kişinin kapanan basiretini açar ve kişi bunaldığı çıkış kapısı bulamadığı bir anda(basiretinin kapandığı bir anda) önüne nice kapılar açılır. Nice çıkış yolları açılır. Allah Teala insana hayatını idame ettirmede bir kapı değil birçok kapı vermiştir. Ölümden başka hiçbir şey( ki ölümde yeni bir hayatın başlangıcıdır) insan hayatının sonu değildir. Kapıların biri kapanırken Allah insana nice daha güzel kapılar açar. Yeter ki biz bu kapıları arayalım. Bu kapıları bulmak için çaba sarf edelim.

Evet, duada ısrar edilmeli, aceleci olmamalı ve dua devamlı olmalıdır. Peygamberimiz bu hususta şöyle buyurmaktadır: ‘’Acele etmediği müddetçe her birinizin duasına icabet edilir. Ancak: ‘ben rabbime dua ettim. Duamı kabul etmedi.’diyerek acele eden var’’(Buhari, Da’avat, 22)

Kişi dua ettim de hiçbir neticesini görmedim diyerek duayı terk etmemelidir.  Ayette ifade edildiği gibi samimi içtenlikle yukarda ifade edilen hal içerisinde yapılan dua mutlaka Allah tarafından kabul edilir. Fakat Allah duaları farklı şekillerde kabul eder.

Allah Teala ya kişiye ne talep etmişse, talebine uygun olan şeyi dünyada görülecek şekilde vererek duayı kabul eder veya ahirette vermek üzere sevap takdir eder ve günahları affeder. Ya da kişinin kendi isteğinden daha hayırlı, daha güzel olanı ona ihsan ederek duaları kabul eder. Yani insan bir şey talep eder; Allah ona talep ettiğinden daha güzel olanı, daha uygun olanı ya da zararlı olanı değil, faydalı olanı lütfeder. O halde duada ısrarcı olmak, acele etmemek ve devamlılık elzemdir. İnsan duam kabul edilmedi diye şikâyette bulunmamalı, şükretmelidir.

Bu durum şöyle izah edilebilir:

Ameliyattan çıkmış olan ve ciğeri yanıp tutuşan bir hasta doktordan su ister. Doktor da hastanın bu talebine karşı ona su değil de bir ilaç verir. Bu doktorun hastanın istediğini yapmadı anlamına gelmez. Doktor hastaya ihtiyacına göre daha güzel olanı vermiştir. Yani hastanın talebine göre onun ihtiyacını biliyor ve ona zararlı olan yerine faydası olanı vermiştir. Allah’ın duayı kabul etmesi bu şekilde de olabilir.


                Sınavdan önce hangi dualar okunmalıdır?

İnsan neyi talep etmişse içtenlikle ve samimi ve kesin bir şekilde talep ettiğini isteyerek dua etmelidir. Peygamberimiz bir hadisinde şöyle buyurmaktadır: ‘’ Sizden herkes, ihtiyaçlarının tamamını Rabbinden istesin, hatta kopan ayakkabı bağına varıncaya kadar istesin.’’ (Tirmizi. Da’avat, 149 ( 3607, 3608))


Buna ilaveten şu dualar okunabilir:

‘’Rabbi Yessir vela tüassir rabbi temmim bi’l-hayr (manası, rabbim! İşimi kolaylaştır, zorlaştırma ve işimi hayırla tamamına erdir.)’’

Peygamberimiz bu hususta şu duayı tavsiye eder:

Biriniz bir işe karar verdiğinde nafile olarak iki rek’at namaz kılsın ve arkasından

‘’Allahım! Bildiğinle senden hayırlısını isterim. Senin kudretinle senden güç diliyorum. Senin lütfunu istiyorum. Şüphesiz sen her şeye güç yetiren; ben ise güç yetiremeyenim. Sen bilirsin ben bilmem. Sen bilinmeyenleri(gaybı) de çok iyi bilirsin. Allah’ım! Eğer bu işimi benim dinim, hayatım, ahiretim için yahut dünya ve ahiret işim için hayırlı ise bunu bana takdir buyur. Bana kolay kıl. Sonra da bu konuda beni bereketli kıl. Eğer bu işimi benim dinim, hayatım ve ahretim için yahut dünya ve ahiret işim için kötü ise onu benden çevir. Beni de ondan çevir. Bana nerede olursa olsun hayırlı olanı takdir buyur. Sonra beni de bundan memnun kıl.’’ desin, arkasından isteğini belirtsin.’’ (Buhari, Kitabü’t-Teheccüd, 25)


                          Duanın Kabul Edildiği Vakit


SORU: Hangi vakitte yapılan dua kabul edilir?

CEVAP: Peygamberimizden nakledilen hadislerin bazılarında duaların kabul edileceği vakitler ifade edilmiştir. Bu vakitlerden bazıları şu şekildedir:

Sahâbe-i Kirâm sormuşlar:
– Yâ Resûlâllah, gecenin hangi saatinde duâ daha makbûldür?
Şöyle cevap vermiş:
– Gecenin üçte ikisinden sonraki dualar daha makbuldür. Yani, sabahlara karşı, şafak vaktindeki dualar...
Peygamberimiz bundan sonra şöyle buyurmuştur:
– O öyle bir vakittir ki, melekler o anda hazır bulunur, yapılan dualara âmin, derler.
Gece yarısında dua kapıları açılır. Bir melek şöyle nida eder:
– Dua eden yok mu ki, kabul edilsin?
– Dilekte bulunan yok mu ki, isteği verilsin?
– Sıkıntısının giderilmesini dileyen yok mudur ki, dileği kabul olup sıkıntısı giderilsin...
Denebilir ki, hiç bir Müslüman yoktur ki, o vakitte istekte bulunsun da isteğine cevap verilmesin.
Aslında geceleri iyi gözetmek gerek.
– Beş gece vardır ki, onlarda yapılan dualar reddolunmazlar. Receb ayının ilk gecesi, Şaban ayının onbeşinci gecesi. Cuma gecesi, bayram geceleri...
Bir de beş vakit namaz arkasından yapılan dualar vardır.
– Rabbından bir isteği olan kimse, kıldığı farzın arkasından hemen dileğini istesin.
Üç yer vardır ki, orada yapılan dua red olunmaz:
1 - Çok tenha ve gizli yerde yapılan dua.
2 - Düşman karşısında yapayalnız kalındığı anda yapılan dua.
3 - Gecenin son vaktinde (şafak sırasında) yapılan dua...


Sınava girecek olan kardeşlerimize verilecek olan en büyük psikolojik ve manevi destek Yüce Allah'tan dua vasıtasıyla istenecek olan destektir.

 
C

cendere

Ziyaretçi
çocuklarımız çalışma kampına girdiler biz anneler-babalarda dua kampına girdik
22 haziranda da sbs sınavı var , öss ye oğlum girmişti sbs ye de kızım giriyor , bütün çocuklarımza başarılar diliyorum dualarımız sizinle ALLAH emeklerinizi boşa çıkarmasın (amin)
 
C

cendere

Ziyaretçi
22 haziranda sbs sınavına girecek yavrularımıza başarılar diliyorum... dualarımız sizinle..bu arada küçük kızım da sbs ye girecek dularınızı bekliyorum
 
Üst Alt