F
feyza05
Ziyaretçi
Sınıfta Rehberlik Uygulamaları
İnsan yapısı gereği öğrenmeye, değişmeye, kendini yenilemeye açık bir varlıktır. Kendini geliştirmek için de sınırsız bir çaba içindedir. Öyle ki, her birimiz karşılaştığımız olaylar, kişiler ve edindiğimiz bilgiler ve deneyimler sonucu kendimize ders çıkarır, duygu, düşünce ve davranışlarımızda değişimler yaşarız.
İstenilen ise günlük sorunlarımızla başa çıkma, evde, okulda, işyerimizde ve diğer sosyal ortamlarda daha iyi, yapıcı ilişkiler kurma, meslekî yönden ilerleme, yapıcı ve olumlu tutumlar geliştirme, bilgi birikimimizi artırma, vb. kısaca kendimizi gerçekleştirme, potansiyellerimizi en iyi biçimde kullanabilmektir.
Kuşkusuz, gelişimin en hızlı yaşandığı dönem 0-6 yaş arasıdır. Bu dönemde çocuğun gelişimi için en etkili ortam aile ortamıdır diyebiliriz. Çocuklar üzerinde etkili kişiler ise anne-baba ve kardeşleridir. 6-7 yaş dönemlerinden itibaren ailesinden daha bağımsız davranabilen çocuk için artık alışılmıştan çok farklı olan ve gelişimi için büyük destek olabilecek “okul “ yaşamı başlamış olacaktır. Okulda öğretmen ise çocuk için en az anne-baba kadar etkili bir model, öğretici, yönlendirici, bilgilendirici, yardımcıdır. Kısaca bir çocuğun okul yaşantısını konu alan bir filmde başrolü anne ve babayla birlikte paylaşabilecek tek seçenek onun öğretmenidir. Bu rolün üstesinden gelebilmek kolay değildir ama, bu alanda gerekli donanıma sahip bir öğretmenin bu rolü gerçekleştirmesi beklenir.
Okullarımızda sınıf rehber öğretmenlerimizin yaptıkları bazı uygulama ve etkinliklerde sıkıntı yaşadıkları gözlenmektedir. Bu sıkıntılar genel olarak; konuya önceden hazırlıklı gelerek, hazırlanılan konunun hangi düzende işleneceğini bir plan dahilinde belirterek, rehber öğretmenlerle görüş alışverişinde bulunarak, sınıf içinde ise; öğrencilerin konuya ilgisini çekebilmek, aktif katılımlarını teşvik etmek,onları ödüllendirerek, gerekli pekiştireçler vererek, cesaretlendirerek, konu ile ilgili araştırmacı yönlerini teşvik ederek, onlarla duygusal paylaşımda bulunarak... kısaca olumlu bir iletişim kurarak aşılabilir.
İşlenen dersin özelliği ve kazandırmayı hedeflediğimiz becerilere yönelik sınıfta kullanabileceğimiz sınıf içi rehberlik etkinlikleri geliştirebiliriz. Etkinlikleri geliştirirken bu konuda hazırlanmış yayınları da incelememiz işlevselliği arttıracaktır.
Aşağıda örnek bir sınıf içi rehberlik etkinliği geliştirme modeli verilmiştir.
SALDIRGAN DAVRANIŞLARI AZALTMA
Amaç:İlköğretim 6. 7. 8. sınıf öğrencilerinin saldırganlık davranışlarının azaltılması ve daha yapıcı davranış ve iletişim becerilerinin kazandırılması.
Yöntem : - bilgilendirme
- duygu paylaşımı
- gevşeme egzersizleri
- örnek olay incelemesi
Uygulama Yapılacak Grup: 12-14 yaş arası ilköğretim 6.7.8. sınıf öğrencileri/karma grup (farklı sınıflardan kız-erkek öğrenciler)
Uygulama Alanı:Öğrenciler daire oluşturacak, sınıf rehber öğretmeni daire içinde yer alacak.)
Öğretmen sınıftaki öğrencilere şöyle der:
İnsanlar geçmişten bugüne kadar yaşam mücadelelerinde; diğer insanlarla Anne-Baba, Kardeş-Arkadaş-öğretmen diğerleri, olan ilişkilerinde anlaşmazlık ve sorun çözme çabasında “en son çare” olarak zaman zaman saldırgan davranışlar (vurma, hakaret etme vb...) gösterirler. Ancak her zaman bu davranışlar hem bireyler hem de ilişkilerini olumsuz yönde etkiler.
Bazen sıra arkadaşımızla, bazen ailemizden biriyle tartışırken kendimizi bulabiliriz. Sebebi ne olursa olsun bizi kızdıran/öfkelendiren bir çok olayla karşılaşırız. (Katılma teşvik) Bazı kereler karşımızdakine şiddet gösterildiğine hakaret edildiğine de rastlarız. Peki bu davranışları nasıl açıklarsınız? / Sizce olumlu mu? Olumsuz mu? / Siz böyle bir kızgınlık, öfke sonucunda birisine şiddet gösterdiniz mi? Şiddete maruz kaldınız mı? Neler hissettiniz ? Sizce karşınızdaki ne hissetmişti? (Konuya ilgi çekme / katılıma teşvik)
Sorular sorulduktan sonra gelen örnek üzerinde konuşulur. Sonunda saldırgan davranışın tanımına geçiş yapılır. (Bilgilendirme)
Saldırganlık: Kişinin karşısındakine, kendisine ve/veya bir nesneye zarar verme, incitme, kırma amacıyla sözel veya fiziksel olarak yıkıma yönelik davranışta bulunmak.
Saldırganlık türleri:
• Sözel saldırganlık (Küfür, hakaret, alay vb...)
• Fiziksel saldırganlık (Vurma, kırma, parçalama vb...)
Bu bilgiler verildikten sonra: “Acaba bu tür davranışlara ne gibi duygu ve düşünceler yol açıyor olabilir?” diye sorularak saldırgan davranışta bulunan kişilerin yaşadığı duygulara dikkat çekilir ve empatik beceriler artırılmaya çalışılır. Bunu yaparken öğretmenin daha önce belirlediği saldırganlık davranışında bulunanların yaşadığı duygulara değinilmeye çalışılır. (Öğrencilere sorularak tahtaya yazılır.)
Bunlar:
• Haksızlığa uğramışlık
• Engellenme
• Yetersizlik
• Kendini ispatlama
• Öfke
• Kızgınlık
• Aşağılama duygusu
• Reddedilmişlik vb. duygulardır.
- Öğretmen: -“Evet birçok kişi bir şeyler söyledi ve güzel bir liste oluşturdunuz
Acaba, içinizde böyle duygular yaşayanlar oldu mu?” (Önce kendi yaşantılarınızdan bir örnek verebilirsiniz; bu onlar için daha güvenli bir ortam oluşturur, cesaretlendirir ve teşvik eder.)
Burada, öğrencilerin yaşantılarını paylaşmaları teşvik edilir. Ve konu somutlaştırılır, paylaşım ve katılım artırılır.
Daha sonraki aşama;
Sözel ya da fiziksel saldırıya uğramış kişilerin neler yaşayabileceğine yönelik bir soru sorulur ve gruptan gelen cevaplar tahtaya yazılır veya dikkat çekici bir biçimde teker teker sayılır. Söz alan ve katılımda bulunan öğrencilere teşekkür edilir, pekiştireç verilir.
Saldırıya uğramış kişilerin yaşadığı duygular:
• Korku
• Kaygı
• Engellenme
• Acı
• Üzüntü
• Aşağılanmışlık
• Onurun kırılması vb... gibi.
Duygulara ulaşılır ve yine empatik becerilerin gelişimine yönelik çalışılır.
Öğretmen: -“Evet görüyoruz ki saldırgan davranışlarda bulunanlarda, saldırgan davranışa maruz kalanlarda hep olumsuz duygular yaşıyorlar. Peki bana söyler misiniz, bizler bu tür bir davranışı istiyor muyuz? Bu davranışlar bize ve karşımızdakilere neler kazandırır?” (Olumsuz sonuçlarına değinilir.)
Sorusu sorulur ve alınan cevaplardan sonra: -“ Alternatif olarak ne gibi davranışlarda bulunabiliriz? Neler yapabiliriz.” diye sorularak olumlu davranışların ve öfke ve kızgınlıkla mücadele etmenin yolları tartışılır.
Bunlar neler olabilir?
• Öfke ve kızgınlığın olumlu ifadesi
• Duygu paylaşımı ve empatik becerimizi geliştirme (karşımızdakinin ne söylediğini ve ne hissettiğini anlayabilme)
• Mizah ve espri yeteneğimizi geliştirmek / ortaya çıkarmak
• Olumlu bakış açısı gelişimi çabaları
• Öfke anında gevşemeye çalışmak (Gevşeme Uygulamaları) Örneğin;
• Derin nefes alma
• Kendi kendimize gevşeme uygulamaları gösterilir
• Sakin ol diyebilme
• Kas gevşetmeye çalışma
Sonuç:
Sizlerle birlikte saldırganlık konusunu konuştuk ve sizin bu konuyla ilgili vardığınız sonuçlardan ve bu duyguları paylaşmaktan ben çok mutlu oldum. Ayrıca eğer bu konuda sıkıntılarınız, zorlandığınız durumlar varsa bunu ayrıca benimle paylaşabilirsiniz veya psikolojik danışmanımızla görüşebilirsiniz.
“Ben insanların daha mutlu yaşayabilmeleri, daha başarılı olabilmeleri ve iyi arkadaşlıklar kurabilmeleri için saldırgan davranışlardan kaçınmaları gerektiğini düşünüyorum. Sizlerin de bu konuda başarılı olacağınıza inanıyorum.” diyerek, etkinlik çocukların güvenini artırıcı, onları teşvik edici sözlerle bitirilir.
İnsan yapısı gereği öğrenmeye, değişmeye, kendini yenilemeye açık bir varlıktır. Kendini geliştirmek için de sınırsız bir çaba içindedir. Öyle ki, her birimiz karşılaştığımız olaylar, kişiler ve edindiğimiz bilgiler ve deneyimler sonucu kendimize ders çıkarır, duygu, düşünce ve davranışlarımızda değişimler yaşarız.
İstenilen ise günlük sorunlarımızla başa çıkma, evde, okulda, işyerimizde ve diğer sosyal ortamlarda daha iyi, yapıcı ilişkiler kurma, meslekî yönden ilerleme, yapıcı ve olumlu tutumlar geliştirme, bilgi birikimimizi artırma, vb. kısaca kendimizi gerçekleştirme, potansiyellerimizi en iyi biçimde kullanabilmektir.
Kuşkusuz, gelişimin en hızlı yaşandığı dönem 0-6 yaş arasıdır. Bu dönemde çocuğun gelişimi için en etkili ortam aile ortamıdır diyebiliriz. Çocuklar üzerinde etkili kişiler ise anne-baba ve kardeşleridir. 6-7 yaş dönemlerinden itibaren ailesinden daha bağımsız davranabilen çocuk için artık alışılmıştan çok farklı olan ve gelişimi için büyük destek olabilecek “okul “ yaşamı başlamış olacaktır. Okulda öğretmen ise çocuk için en az anne-baba kadar etkili bir model, öğretici, yönlendirici, bilgilendirici, yardımcıdır. Kısaca bir çocuğun okul yaşantısını konu alan bir filmde başrolü anne ve babayla birlikte paylaşabilecek tek seçenek onun öğretmenidir. Bu rolün üstesinden gelebilmek kolay değildir ama, bu alanda gerekli donanıma sahip bir öğretmenin bu rolü gerçekleştirmesi beklenir.
Okullarımızda sınıf rehber öğretmenlerimizin yaptıkları bazı uygulama ve etkinliklerde sıkıntı yaşadıkları gözlenmektedir. Bu sıkıntılar genel olarak; konuya önceden hazırlıklı gelerek, hazırlanılan konunun hangi düzende işleneceğini bir plan dahilinde belirterek, rehber öğretmenlerle görüş alışverişinde bulunarak, sınıf içinde ise; öğrencilerin konuya ilgisini çekebilmek, aktif katılımlarını teşvik etmek,onları ödüllendirerek, gerekli pekiştireçler vererek, cesaretlendirerek, konu ile ilgili araştırmacı yönlerini teşvik ederek, onlarla duygusal paylaşımda bulunarak... kısaca olumlu bir iletişim kurarak aşılabilir.
İşlenen dersin özelliği ve kazandırmayı hedeflediğimiz becerilere yönelik sınıfta kullanabileceğimiz sınıf içi rehberlik etkinlikleri geliştirebiliriz. Etkinlikleri geliştirirken bu konuda hazırlanmış yayınları da incelememiz işlevselliği arttıracaktır.
Aşağıda örnek bir sınıf içi rehberlik etkinliği geliştirme modeli verilmiştir.
SALDIRGAN DAVRANIŞLARI AZALTMA
Amaç:İlköğretim 6. 7. 8. sınıf öğrencilerinin saldırganlık davranışlarının azaltılması ve daha yapıcı davranış ve iletişim becerilerinin kazandırılması.
Yöntem : - bilgilendirme
- duygu paylaşımı
- gevşeme egzersizleri
- örnek olay incelemesi
Uygulama Yapılacak Grup: 12-14 yaş arası ilköğretim 6.7.8. sınıf öğrencileri/karma grup (farklı sınıflardan kız-erkek öğrenciler)
Uygulama Alanı:Öğrenciler daire oluşturacak, sınıf rehber öğretmeni daire içinde yer alacak.)
Öğretmen sınıftaki öğrencilere şöyle der:
İnsanlar geçmişten bugüne kadar yaşam mücadelelerinde; diğer insanlarla Anne-Baba, Kardeş-Arkadaş-öğretmen diğerleri, olan ilişkilerinde anlaşmazlık ve sorun çözme çabasında “en son çare” olarak zaman zaman saldırgan davranışlar (vurma, hakaret etme vb...) gösterirler. Ancak her zaman bu davranışlar hem bireyler hem de ilişkilerini olumsuz yönde etkiler.
Bazen sıra arkadaşımızla, bazen ailemizden biriyle tartışırken kendimizi bulabiliriz. Sebebi ne olursa olsun bizi kızdıran/öfkelendiren bir çok olayla karşılaşırız. (Katılma teşvik) Bazı kereler karşımızdakine şiddet gösterildiğine hakaret edildiğine de rastlarız. Peki bu davranışları nasıl açıklarsınız? / Sizce olumlu mu? Olumsuz mu? / Siz böyle bir kızgınlık, öfke sonucunda birisine şiddet gösterdiniz mi? Şiddete maruz kaldınız mı? Neler hissettiniz ? Sizce karşınızdaki ne hissetmişti? (Konuya ilgi çekme / katılıma teşvik)
Sorular sorulduktan sonra gelen örnek üzerinde konuşulur. Sonunda saldırgan davranışın tanımına geçiş yapılır. (Bilgilendirme)
Saldırganlık: Kişinin karşısındakine, kendisine ve/veya bir nesneye zarar verme, incitme, kırma amacıyla sözel veya fiziksel olarak yıkıma yönelik davranışta bulunmak.
Saldırganlık türleri:
• Sözel saldırganlık (Küfür, hakaret, alay vb...)
• Fiziksel saldırganlık (Vurma, kırma, parçalama vb...)
Bu bilgiler verildikten sonra: “Acaba bu tür davranışlara ne gibi duygu ve düşünceler yol açıyor olabilir?” diye sorularak saldırgan davranışta bulunan kişilerin yaşadığı duygulara dikkat çekilir ve empatik beceriler artırılmaya çalışılır. Bunu yaparken öğretmenin daha önce belirlediği saldırganlık davranışında bulunanların yaşadığı duygulara değinilmeye çalışılır. (Öğrencilere sorularak tahtaya yazılır.)
Bunlar:
• Haksızlığa uğramışlık
• Engellenme
• Yetersizlik
• Kendini ispatlama
• Öfke
• Kızgınlık
• Aşağılama duygusu
• Reddedilmişlik vb. duygulardır.
- Öğretmen: -“Evet birçok kişi bir şeyler söyledi ve güzel bir liste oluşturdunuz
Acaba, içinizde böyle duygular yaşayanlar oldu mu?” (Önce kendi yaşantılarınızdan bir örnek verebilirsiniz; bu onlar için daha güvenli bir ortam oluşturur, cesaretlendirir ve teşvik eder.)
Burada, öğrencilerin yaşantılarını paylaşmaları teşvik edilir. Ve konu somutlaştırılır, paylaşım ve katılım artırılır.
Daha sonraki aşama;
Sözel ya da fiziksel saldırıya uğramış kişilerin neler yaşayabileceğine yönelik bir soru sorulur ve gruptan gelen cevaplar tahtaya yazılır veya dikkat çekici bir biçimde teker teker sayılır. Söz alan ve katılımda bulunan öğrencilere teşekkür edilir, pekiştireç verilir.
Saldırıya uğramış kişilerin yaşadığı duygular:
• Korku
• Kaygı
• Engellenme
• Acı
• Üzüntü
• Aşağılanmışlık
• Onurun kırılması vb... gibi.
Duygulara ulaşılır ve yine empatik becerilerin gelişimine yönelik çalışılır.
Öğretmen: -“Evet görüyoruz ki saldırgan davranışlarda bulunanlarda, saldırgan davranışa maruz kalanlarda hep olumsuz duygular yaşıyorlar. Peki bana söyler misiniz, bizler bu tür bir davranışı istiyor muyuz? Bu davranışlar bize ve karşımızdakilere neler kazandırır?” (Olumsuz sonuçlarına değinilir.)
Sorusu sorulur ve alınan cevaplardan sonra: -“ Alternatif olarak ne gibi davranışlarda bulunabiliriz? Neler yapabiliriz.” diye sorularak olumlu davranışların ve öfke ve kızgınlıkla mücadele etmenin yolları tartışılır.
Bunlar neler olabilir?
• Öfke ve kızgınlığın olumlu ifadesi
• Duygu paylaşımı ve empatik becerimizi geliştirme (karşımızdakinin ne söylediğini ve ne hissettiğini anlayabilme)
• Mizah ve espri yeteneğimizi geliştirmek / ortaya çıkarmak
• Olumlu bakış açısı gelişimi çabaları
• Öfke anında gevşemeye çalışmak (Gevşeme Uygulamaları) Örneğin;
• Derin nefes alma
• Kendi kendimize gevşeme uygulamaları gösterilir
• Sakin ol diyebilme
• Kas gevşetmeye çalışma
Sonuç:
Sizlerle birlikte saldırganlık konusunu konuştuk ve sizin bu konuyla ilgili vardığınız sonuçlardan ve bu duyguları paylaşmaktan ben çok mutlu oldum. Ayrıca eğer bu konuda sıkıntılarınız, zorlandığınız durumlar varsa bunu ayrıca benimle paylaşabilirsiniz veya psikolojik danışmanımızla görüşebilirsiniz.
“Ben insanların daha mutlu yaşayabilmeleri, daha başarılı olabilmeleri ve iyi arkadaşlıklar kurabilmeleri için saldırgan davranışlardan kaçınmaları gerektiğini düşünüyorum. Sizlerin de bu konuda başarılı olacağınıza inanıyorum.” diyerek, etkinlik çocukların güvenini artırıcı, onları teşvik edici sözlerle bitirilir.